Balıkçıydım senden önce
bir kuru ekmek parası peşinde
yandım kül oldum sensiz düşlerimde
bir balıkçının düşünde gördüm seni
ağlıyordun denizin göğsünde bir bebek gibi
Su gaflete döndü gündönümünde
Gece pişmanlık gece sensizlik
Islak buralar yetim düşlerin avucunda
İçimde senden kalan bir harabe
Öper dudaklarımı alevli Alevli
kırılır aşkın kanatları
kıraç dağlara savrulur yüreğim
tutanamaz gökte ay
parçalanır dağılır mehtab
kurşunumsu bir sancı saplanır sol yanıma
kin süzülür gözlerimden
kalem nedir kağıt nedir bilmezdim
söz oldun kalbimden düştün dilime
özlem nedir hasret nedir sezmezdim
köz oldun gözümden düştün elime
aşka tarif yoktu senden öncesi
gidiyorum işte
yetim kalsın yüreğin
avutulmuş sabahlara uyanamam bilirsin
o yüzden anla beni ne olur
durulsun feryatın dinsin gözyaşın
ömrümün celladı yar
nedir bu halin söyle
bir daha gelmez bahar
vurup da gitme böyle
sana hasret ölürüm
Yar senin ellerin öyle güzel ki
Öyle güzel yeşil gözlerin var ki
Nefesin öyle bir dağ rüzgârı ki
Tutamam bakamam öpemem seni
Yar senin susuşun öyle narin ki
''akşamları bir güneş batar yüreğime
sensiz günü dolanan hüzünden bir hediye''
1.
gün biter
akşam kavuşur
Al kucakla ömrümü
Hayatın yakasında leke gibiyim, şimdilerde
Yenilgiler sarhoşu kalbime gömdüm sevdiklerimi
Acının kendine alıştıran tadına yandım
Bir avuç gözyaşımda canhıraş söküldüm günlerden
Sövüldüm, yadırgandı kurduğum düşler de
aşkın sergisine ser gül cemalini
yalnızlık unutsun cismi halini
mutluluktan yana kıl ahvalini
intizara son ver kalma yalanda
soldurma kibrine güzelliğini
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!