Dünyada
Dönmeyecek devran,
Aşılmayacak geçit,
Varılmayacak düş,
İnsan mı var ki..?
Hayalini kurmasın
Silimano kurbaaaaa kur nevşurun dilba guk...
Dilbaaaa guk....!
Ne bu böyle...! ....derseniz..1
Ne bileyim ben hiç bişiiii
Hiç uğraşmayın tersinden okusanız bile, hiç bişiiii
Guk...! ...çaprazdan, üstten, yandan, yüleden bulmacasız,
Çıkar gelir de,
Sen bana kendinden
Camsız perdesiz seyranlar dolusu ıslıklaşır
Anlaşır olmuştan pürkandil
Çoktuk çok..yanacağı türkülere döşünü seren kilimler gibi
Herşeyin eğer eli değmişse iki katı olarak
Kapakları açılınca yağmurun
İki lapa kar düşünce yollara, güneş kızınca
Su yürüyünce toprağa, rüzgar duldasını çekince ıssızdan
Biliyoruz artık ettiğine edeceğine ve doğduğuna doğacağına
Gün
Kendi bin pişman...
Son güz sırtlarından sürgünlerini sökülürken göçmenlik
Açık ayaz, bağıraçık firar, sürgüsüz...
Hala gönlü dünyasından geçmedik kamelya
Rüzgarla sarmaşık
Bulutla kül bulanığı gözyaşlarında ırlanırlan
Baktım kimsin necisinden bir öksüz
Sabaha varır varmaz gece
Dağlar uyanır uykusundan önce, sonra ufukların perdeleri çekilir puslardan
Sonra uykusu yuvasına sığmayan kimbilir hangi çocuktur seher vakti erkenden
Gider kuşları uyandıruır kalbinde yatan
Onlar gider ışığı uyandırır
Sonrasına ormanlarda düş kuran masalllara günaydın..
Bak ben şunu
Şurdan tutup,
Yağmurun yelin o taraflara atıp
Başı fırdönen sarhoşlukla bahar incisi diyar-ı harikalar gibi
Nasıl attıysam orasından öyle tutarak
Dikenli bir gülün dalı gibi
Güneş güne
Günçiçekleri güneşe çavarmış baygın
Niyeti dalında demlenmek üzere
Ettiği yemini yemin
Bahar alacaları gayesiyle yazlara
Omuzları silkelenmiş rüzgarları esip de yaprak yaprak
Nasıl bir şey olsun
Badem nasıl olsun,
Nar nasıl, ne büyüklükte, tanesi kaçtan..?
Nasıl çiçek açsın busene havalar emret..!
Kulun kölen olsun...garsonluğunca...
Sattığı yalana kendi talibolan hayat dışına şutlanmış
Değişiyor sanki dağ dağa
Tutkun ir alışverişin nefes nefesiyle yokuşta yamaçta rüzgar
Bütün beyazlıklarını geceye bırakan günertesi gibi siyahkara is ve duman
Aklında bir kayıp var...kimbilir hangi zamana hangi zaman..?
Biçilmiş taze otlardan karpuz kokusunu andırır bir kimya dolaşmakta saklıca
Bir sandık kendi kendini açılıp saçılmakta saklıca




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!