Laf...
Herbir hecesinde birer bireden
Milyarlarca insanlığın hakkı bulunan
Her kelimesi binlerce emeğin karşılığı
Her emek
Bir diğeriyle içiçe, hayati, vazgeçilmez...
Seni arıyorsa bası bozgunluguyla akrebin koşusu
Göstergeleri sapkın, çığlıkları çıngıraklı diken kaçışları sonsuz
Lahzası andan kısa, süzgün ve soluk gam diyarı cöle susup
Açılan kuyulardan birer birer tenhasına düsüyorsa sipsivri bilenmiş dil
Ve tadını acılarda yitirmişse kuraklarla geçer giderlik gün
Böyle sinsi, böyle sessiz, gevşek, ürkek ve neler…
Sekizinden geçen, dokuzunda dokuz doğuran sıra
Herzaman bir eksiğiyle kusursuz ve ölümsüz olanı ararken
Aşilin yunmamış topuğundan, Hektorun şeytanın lafına uyan
Hovardalık düşkünlüğü metre megavat
Kulağına fısıldanmış kaltakça çöpçatanlığının Afroditin
Elmaya karşılık Helen
Yiyip..
Zımba bomba içip..
Bütün hayatın kolay yürünen konuşlarını kendi lehince
Dönderip doğuyu batıya
Ortada ay dekoru güneşlikten minyatür
Dağlar padişah
Kar renginde güvercin
Albaharlar renginde gelincik
Dokunmalara kıyamadığım tazeciğim
Yazın güzün
Kışın ve şimdi...
Sevgilim güzelim herdem
Artik bahtima ne cikarsa deyip
Evveli sonrayi askin okudugu yazgiya biraktim
Söz
Selam
Sohbet
Halmecal ….
Gögün yüzü kirlenmemis kehribar
Allari karalari morlara saran sarmalayan elvanda
Yere düsmemis yagmurlari anne karninda mavilerden bulandirip
Icilmemis susuzluklara mahsus boyarken bulutlar
Ucurtma düslerini kundaklayan cocukluga bagislar gibi rüzgarda halleri divane
Cigdemler bir yanda
Zaten iktidari muhalefete muhalefeti iktidara göre yapilandirdigi planli programli özel ve yönlendirmesi yönetimi GARANTi uyduruk kurulumlarla, agrisi sizisi derdi sorunu bunalimi gerilimi yoksulu sefili batagi yüklenip bindirilmis EZIYET CEKIM hesabi üzeri derde belaya calkalanip yorulan üzülen ezilen ölen toplumlara sirtlamis sarmis UYDU iradeler iktidarcisi küresel-yerel ortak karakter vurguncu soyguncu sömürücü talanci baskici tecavüzcü yikim kiyim zulüm zalimlerinden baska, dünyanin hemen hemen topyekün esaret güdümlü mahkumiyetine kusatilmadik hicbiryeri kalmadigi sebebiyle, sinirlar haritalar anlik günlük yazbozlar gebesi ve sembolik görecelikten baska hicbir sey ifade etmeyen yapay dikey UYDU idarelikler sayesinde, günümüz itibariyla hicbir `Devlet`yapilanmasi ülke topraklari üzerinde yasayan toplumlarin yasam hak hukuk ve hassasiyetini teskil ve temsil etmiyor artik…
Uydurma vekiller neyse uydurma AKiLLER ayni bag baglam yol ve yolsuzluklardan..
Uydurma mimari neyse toplumun hele bilmem neresine koyarak soyup yagmaladigi gasp calinti ve talan ganimeti ayni uyduruk alis-veris iliskilemli yukardan asagiya ve asagidan yukariya donanip düzenlenen düpedüz haram hirsiz dolap dalavereden..
Uydurma egitim neyse ayni uydurma terane dersane darphane getir götür sirketcisi uyanik adam ve uyanik kadin yetistirme yordam yöntem cifliginden…
Uydurma ortak acilim-bozulum cikar ittifaklari neyse ayni etnik mezhep teskilat temelli amantüsü amennasi uydurma din iman hak ve özgürtleme uluslararasisi yerel acenta ajandaligi ayni cizilmis cetvellenmis plan projeden…
Uydurma cogalmis binalar yüksekliginde eriyip kaybolan sevgi saygi inanc güven his duyum tavir tutum ilgi akil mantik söz sohbet neyse yerine boyanip konan kusuntulu sorunlu bulantili hasta yorgun yalniz yitik yabanci insan soguklugu ölümcüllük ayni mutlumesut mefta miras merasiminden..
Özgürlüğün boyunu santimetrekareler cinsinden daraladıysa eksensiz hayat
Edip Cansever çok şiir yazmaktan ölür
Yine de öksüz kalır kendi başına cümlesini dilden şaşıran ediphane
Cemal Süreya kilidi cebinde gezdiği açık seçik laflarla
Kuyusuna düştüğü kör karanlıkları ayıplayarak
O ayazların kendine bir adam boyu köhne mesken kalacağını sandığı
Sanatin siyasetin bilimin inancin egitimin dilin kültürün edebiyatin hakkin hukukun insana kisilik kazandiran veya kaybettiren etkinligi kadar, MEDYA baglantili ilginin iletisimin de egitip ögreten; yahut sogultup uyusturan ayni damar mesaili islek etkin yogunlugu vardir.
Nasil ki hic paylasimi olmayan anlamina gelen veya bir baska deyisle yanli kasitli engelli cöküs cürümelerini bunaltip bogarak kisinin kesinlikle kendi hayatina ulasip büyütüp gelistirmesini saglayan akli özgürlügü iradeyi emegi üretkenligi katkiyi ve katilimciligi haram kilarak en ahlaksiz ve adaletsiz soyan sömürenler hesabina sakat bencil doyumsuz dengesiz ölcüsüz sorumsuz acimasiz paylasimliligi köpürtüp bütün insanlik degerliligin öldügü piyasaya sürenlerin uygun ve ucuz kulu kölesi kivaminda tüm imkanlariyla cullanip cökerek her türlü kinli irinli kanal aintilarindan siddeti, nefreti, furyayi, yozlasmayi, kuskuyu, karamsarligi, dütüyü, güdümü, talani, tecavüzü, nefreti, muhtacligi, acizligi, gecimsizligi, kaygiyi, hirsi, endiseyi, koguyu, ayrismayi,kayirmayi, giybeti, garezi, körlügü, kücülmeyi,bölünmüslügü iletisim damgasi altinda iletisimsizlik baggimlisi INSAN BATAKLIGI´ni alistirip ögrettigi gibi, tersini de yapma mecburiyeti ve sorumlugu vardir edebiyat sanat ve MEDYA`nin…
Fakat pili bataryasi kullananin kumbarasina bagli bütün KÖKTENCi adanmisligin kör, bagnaz, bitik, kesik, kopuk, kasitli, muglak, kinci, tarafgir, sakat ve hastalikli ucu dibi kenari temelden bilenmis akil fikir düsünce irade özgürlük adalet tutum tavir duyarlilik ve sorumluluklardan kopuk ve kapali INSAN TOPRAKSIZLIGINA bedenini bünyesini ruhunu kiralayip gömmüs kalabaliklara kosulsuz icat edip hükmetmek icin, `siyasetin sanayinin sektörün sanatin müzigin edebiyatin ve MEDYA`nin, erdeminde hukukunda sevgisinde saygisinda özünde güvnilirliginde sözünde sadakatinde ilminde emeginde vicdaninda sorumlulugunda samimiyetinde yolunda karakterinde kisiliginde kendi degeriyle ölcülüp tartilan insan ögretip egitmek gibi bir derdi yoktur.! ` ..tetikciligini en cok bu kirli kaynak akintilarindan kendine sekil verilmis islek carkin, sabit - ait ahmak ahkamcilari kullanir.
Yani cullandigi soygun vurgun sömürü katilliginin keyfine kiralik kimyasal arilari gibi, nice pisikologlari sosyologlari danismanlari kiskirtilmis en yüksek seviyeye varana kadar cogaltip derinlestirdikleri SOSYAL CARESIZLIK KUSATMASININ her derde deva gibisi her isledikleri ahmak gidasi afyon kusuntusunu en kolay damarlardan bedene ve beynine bogup bosaltan kin nefret gecimsizlik degersizlik düsüklük uzaklik mutsuzluk kaynagi siddeti gerilimi kavgayi bencilligi kokusmuslugu cürümüslügü lgretip egiirken Medya, en cok kullandigi arac gerecler arasindadir aciya yorup batak bitik ayrismis yilgin üzgün berbat hastalikli bölünmüs veran ören kendi zifir uyusunda depresip debelenmeyi kiskirtip kizistiran sinema müzik galeri salon ulasim pazar fuar gösteri siyaset moda gida inanc toplanti plan proje edebiyat ve MEDYA…!
Nazim Hikmet….isci köylü agirlikli tüm sosyal söylemli salon figürlülüge siir ve söz giydirip kiliflarken, izinin tozu neredeyse hic tarla toprak makina buhari tüten insan kalabaligi hayat dolulugunun ne semtine ugradiydi ne de selamina yöresine. Bu yüzden yasadigi toplumun özgün hayatiyla yorularak bütün gercekliginde kilifsiz perdesiz büyüyecegi yerine, kafasina püskürtülmüs uzak pilli kasitli ve kisitli akil fikir bataryaciliginin adresi tarifsiz kostüm kibarligini yapti durdu Hikmet Nazim. Keske bu ucak burda düsse de bahanesi olsa memlekete inip varisimin dedigi dogu yolculuklar sirasindaki dogu Berlin sefer sayisinda, yasinin neredeyse sonuna geldigi siralarin ancak farkina varan `yasamak güzel sey be kardesim` filan falanladi, edebiyat adina kendine ölcülüp bicilen sosyal kisilik püsküstüsünü kullanip kuranlar hesabiyla, her buldugu firsatta Moskova etraflarinda ve Macar radyolarinda sahneleyip sahanelyen sosyal figür reklam tellalcisi Hikmet Nazim…ancak ne var ki Nazimì macar, Macar`i Moskova, Moskova`yi Rus ic ice gecmis matruskaliktan bozup dagittiginda, alet oldugu pis oyuncaga `ahmakca kullanildiginin` farkina göstere göstere KEGEBE takiplerinden neden sonra ögrenen Nazim, bugün kendi kendini imha etmisligin en basinda gelen ne Macar radyosunu, ne de sovyet sosyal haydut hirsiz haramiliginin enkazini görüp bilecek kadar, kafadarlik kalibi Necip`in aynisi, akla fikre edebiyata yetiskin aydin ve özgün degildi.
Necip Fazil`sa özel devlet bursuyla gittigi batiyi Türkiye`ye karistirip kurcalarken, hizini alamayip Büyük Dogu zirhli yetismis sovalye kiyafetiyle ayni Hikmet Nazim gibi toplumunun bütün hayati, güncel,somut, isleyip yasayan gercekliginden uzak, hayal kirigi kopuk kacak kahramanliklar dekorlayip kosümledi kendini posterleyen ve büyük gösteren ucuk kenar dörtduvarsizliga…




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!