Ömrümün ilham perisi
Ben seni vurur muyum hiç
Buyur işgal et ömrümü
Sana canımı adadım
Bir yağmursun yangınıma
Yoruldum kendimle ıslanmaktan;
Göz kapaklarım taşıyamıyor ağırlığımı.
Kirpiklerim kilitleniyor birbirine.
Yorgun göz bebeklerim,
İçime akıtıyor pınarlarını;
Yaprak misaliyim içinde.
Neyim mi var?
Neyim yok ki.
Neyim var ki.
Ait olmadığım yerin yamasıyım;
İkide bir dikişlerim atmakta.
Ne gidebildim, ne kalabildim
Ah kendim!
Çok özür dilerim.
Bilemedim
Senin ihtyacın olan güzelliklerini
Olura olmaza israf ettiğimi.
Kalbine aldıklarımın
Yangınına koşup gelenler, öyle hızlı dönerler ki normal hayatlarına, bakakalırsın... Oysaki yangın sönmemiş, daha da büyümektedir. Bu hayatta, herkes kendi yangınını kendi taşır omuzlarında...Sevgi Gül İlkaN
Öyle özlersin, öyle özlersin ki
Gidip
Mezardaki kemiklerine sarılmak istersin.
Toprağını öpüp koklamak istersin.
Aylarca yanında kalıp
Hasretinden uyuyamadığın uykuyu
Gece,
Gündüz
Arada bir balkona çıkar
Senden tarafa doğru bakarım,
Akarım.
Çiçeklere anlattıktan sonra derdimi
Tavanın perdesini açsam
Bulut bulut duman belirir
Duvarın rengini aralasam
Kül kül yıkılışım delirir
Yanmış evin şu göğüs kafesim.
Kimseyi içinizde tutmayın.
Çünkü bu bir tutsaklığa dönüşüyor.
Salın herkesi.
Siz yükten kurtulmuş olursunuz, karşınızdaki tutsaklıktan.
Var olan zaten yanınızda olandır.
Yan yana var olmak gerek...
Yaprak değil şiir dökeceğim ben
Ömrümün dallarından.
Her bir gözyaşımı kalemime doldurup
Sayfalarda muhafaza edeceğim.
Küf tutmayacak hiçbir hüznüm.
Duyuramadığım




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!