Kıpır kıpır bir telaşla çalıyordu yürek telim
Göğsümdeki tefler seviyi fısıldıyordu
Sarhoş kuşlar uçuyordu gök/yüzümden
Işıklar kendi duvarına çarpıp sese dönüyordu
Sesinin kilometrelerini aşmak için kulaçladım adımları
Yollardan kocaman toz bulutları kalktı
Masmavi denizlerinde artık sevda gemimi arama
Her yağmurda biraz kül, biraz da dumanım şimdi.
Mağrur bir sevdanın kilometrelerini asla aşamam
Ben ki gururuma yenildim, ruhumu da attım denizlere
Beni anlamak, belki de nicelerinin başaramadığı bir muamma olarak geçecek yazıtıma. Yıldızıma sevdalanmak, ayıma dokunmak zor gelir yüreksizlere. Kimi bir imbata yürümek, kimi de ışıkların uzak olduğu bir gezegene yol almaktır. Gecelerim masum, gündüzlerim tutkuludur. Sonsuz karanlığımda bile ışıklarım hep yansır. Ben, hüznün sözcüsü, acının gözcüsüyüm. Biraz ateş, biraz duman, belki de aşkın en çözümsüzüyüm.
Tenimin güneşlere aşk kadehi kaldırdığı kulaçlarda
Bir sevdalı deniz akar yorgun aşk gönlüme günlerdir
Küskün yaşarken ben ışığa, geceler ruhumda şenlenir
Rest çektiğimiz hüzünlerle dilimizde bir sevda filizlenir
Kör bir akrep zehrini zerk etti yüreğime, aşkın oldu panzehiri
Dağladı sonsuz acılarımı zaman, örümcek ağında oldum talan
Gecemin tarlalarına şiirler ektim, yıldızlaradır hep merhabam
Bütün mutlulukların ‘keşke’ kapsülünde erir hep sevdayla insan
Gözlerindeki yaşı kurutmadan rüzgâr,
Sıtmalı gönlünü de kırdı hayat yolunda
Zehirli buselerle aldanan gülücüklerin
Yaşadığın bir anlık yaşam, bitti sonunda.
Nazlı damarlarına kıskançlık akınca
Bir gönül serüveni dolanmış varlığınla dilime
Nakaratı eksik şarkılara söz oluyorum seninle
Bitimsiz bir şenlikçe kurulup şölenlerine
Evrenin tüm kayıp sularıyla paklanmak
Ruhundaki yaşanası odalarda konaklamak
Bir şimal rüzgârı gibi kokuna sokularak
Kutsal bir ışığa avuçlarındaki aşkla yürüyorsun
Dudaklarındaki sularla ipek yollarına gidiyorsun
Ay gizlenmiş yüreğinde, tanrılar gözlerini süzüyor
Sessiz çığlıklar atarak bedenimi sularla yıkıyorsun.
Eski bir medeniyetin kutsal kolyesi yansıyor boynunda
/Soysuz fısıltıları biriktiriyor denizler, ceplerinde intihar mektupları
Kavuşmanın yeminleri çürüyor dillerde, bulut hıçkırığı var yüreklerde/
Can evimizden doğan güneşlerle ısıtıp bedenimizi
Hicranlı bir damdan hayata atarız kendimizi
Ceplerimizde yaşam tohumları
Bir dalgınlık anıdır gözlerinde kalmak
Fikrimin gün batışlarına sarılmaktır ah
Üzüm gözlerin gönlümün zindanlarında
Yıllardır kutsal bir aşk içkisine dönüştü.
Senin sevdan, illâ senin sevdan,
Şu yüreğime bir ay, deniz ve güneşti...
İçinin sellerini boşaltmadan önce, gözlerin böylesine bıçkın, böylesine turkuaz düşmemişti yurduma. Ellerinin bahar salkımları gövdeme ağınca yeşillendi bahçelerim, ufkum aydınlandı ve yeniden sevdaya düştüm. Sen aklanınca masum çocuklar gibi gülümsedin gözlerime, omuzunu eğen yükleri boşaltınca pazarıma, ılık ılık bir sevda düştü yüreğime.




-
Ufkun Yaren
-
Ahmet Durgut
Tüm YorumlarBütün sorguların enleminden koparmıştım seni
İçimizdeki hoyrat sevilerin çarşafına tutunarak
Dudaklarımdaki istem ötesi hareket olmuştun
Ellerinin hoyrat kelepçelerinden sıyrılamadan
Duvardaki saatlerin zembereğine dolanmıştın
Tebriklerimle..10 ve listem..Ufkun YAREN
TEBRİKLER... sn Selahattin Yetgin... başarılar diler, saygılar sunarım. Esen kalınız.