Şiirin yüreğinden kopup gelen bir yaşam haritası bendeki. Her nokta imgelerle süslenmiş, her istikamet aşka ve sevdaya iğnelenmiş. Gökyüzünün rengi, denizin ve dağların hüznü birlikte ortak bir mevsimde buluşmuş ve ben kendi hikayemin yazarı olamadan yaşamın şairi oluvermişim. Şiir benim için çok şey, yazmak çoğalmak gibi, engin ve uçsuz bucaksız. Seviyorum. Sevdaya tutkun bir insanım ve göğsümdeki o sol ağrıyla da nice yıllar yazmaya devam edeceğim. Antalya'da yerel bir gazetenin sanat editörüyüm ve 3 kitabın yazarıyım. Diğerleri sırada.
...
Tendeki tuz yüreklere dökülünce,
Yüreğin bedendeki gizli ayinidir.
Aşk, bütün sınırların kesiştiği,
Tanımlanamaz, suskun bir ilahidir…
Senin sesin değdikçe yüreğime, taşlar düşer içimden
Senin sevdan okşadıkça ellerimi, gecelere sarılırım ben
Yüzyıllardır gönlümün tahtında oturan bir gül, düştü kirli sulara
Çarptıkça yüreğimize, bizi ıslatmayan sevgi sularında artık düşsün
Özleminin gözyaşlarını salma, yöneltme artık bu korsansız sulara
Aşk yaşarken mevsim yazdır, aşk bitince, aşk bitince üşürsün gülüm…
Yorgun, zıpkın, gergin hasretlerimizin birbirini beklediği, özlediği anlarda yüreğimizi bu ıssız aşkın ormanlarında kaybediyorduk. Bu acılar, bu özlemler bizi hiç bilmediğimiz bir kente götürecekti, biz aldırmıyorduk. Zamanla kaybedilecek emzik hasretlerin meme başlarından dudaklarımızı çektikçe dilimiz kuruyor, kibirli, umarsız sarılışlarla günleri bohçalıyorduk.
Mağrur hüzünlerimizde eskilerden kalma asil bir aşktır belki de yaşadığımız
Elimizde ufalayıp ektiğimiz kırıntılar bizi bir menzilde buluşturacaktır nasılsa.
Aşk ki, kökleri duru bir nehirde açan, pırıl pırıl günler çağıran bir sevgiliye benzer
Çünkü aşk, gri bir düş, nakaratı sürekli mırıldanan ölümsüz bir şarkının güftesidir…
Sağanak düşlerime kar düşünce, sana kanat açan kuşum titrek bir yüreğin sancısını dinlerdi çıplak dallarda. Denizlerin köpükleri topladığı kıyılarda, biz baktıkça maviye dönen sular, biz yürüdükçe ayaklarımızın altında hışırdayan çakıllar birikirdi ceplerimizde.
Hoşça kal demeden, ah yunus gözlüm,
Duman yalnızlığın dağında öldüm.
Volkandım severken, şimdiyse söndüm,
Annem;
Sen bellek sızısısın yüreğimde
Kaşınan eski bir yaracasına tatlı
Hercai hatıraların sembolüsün
Gökyüzüne savrulan küllerce
Geçiyorum şimdi senli anılardan
Yüzüm mavi sularından, gönlüm ellerinden uzak kalınca
Boşaldı imgelerimin zembereği, avuçlarım kana bulandı
Dünün saklı sokaklarında
Hayalleri sobelerken biz
Hazin yolculukların yamalı güvertelerinde yaşamı izler yaşlı gözlerimiz
Avuçlarımızdaki kırık düşler bazen özgürlüğü düşler, denizlere serperiz
Umut kıyılarına ulaşır bir gün aşk gemimiz, biter ansızın aşk nöbetlerimiz
Sayıklamalı bir yalnızlıktır aşk, coşkuların çığlıklarıyla titrer bedenimiz.
Yorgun bir düş sahilinde kelimelerden kuleler örerdi adam, avuçlarındaki madımak ülkülerin satır aralarında kendi sarayını kurmak için. Sızılar sürerdi yanık yüreğine ve elvedalar çağırırdı dalgakıran düşünüşlerinden. Gün kısalırdı ansızın, iç sızısı olurdu yaşamak, kavuşmak türküleri büyürdü suskun dilinde, bir avuç mutluluk sürerek yorgun gönlüne, uzaklaşırdı yine kendi yanığını yetiştirdiği hayat kıyılarından.
Şekilsiz düşünüşlerin kayıp suretleri yüzlerde
Eskimiş düşlerin parklarında yetim çocuklar
Yüzyıllık bir yaradır, kanar göğsümde aşk
İyileşmez sevdaların gönlünde asi göçler
Gönlümün mabedinde yorgun kadınlar
Bütün sorguların enleminden koparmıştım seni
İçimizdeki hoyrat sevilerin çarşafına tutunarak
Dudaklarımdaki istem ötesi hareket olmuştun
Ellerinin hoyrat kelepçelerinden sıyrılamadan
Duvardaki saatlerin zembereğine dolanmıştın
Tebriklerimle..10 ve listem..Ufkun YAREN
TEBRİKLER... sn Selahattin Yetgin... başarılar diler, saygılar sunarım. Esen kalınız.