Vazgeçtim dünyanın her nimetinden
Bahçesinden geçtim, bağından geçtim.
Ayrıldım her türlü variyetinden
Ovasından geçtim, dağından geçtim.
Kıymetini verdim her bir kıymetin
Yolum yolsuza düşeli,
Çürüdüm eyvah çürüdüm.
Boynumda boza pişeli,
Çürüdüm eyvah çürüdüm.
Bugün derdi, yarın derdi
Ey vatandaş, vatanına sahip çık!
Olan varlığını çalar giderler.
Makus talihini bir kez daha yık!
Yoksa vatanını böler giderler.
Seyreyle Dünya’yı, her yerde talan
Bu yaraya halkım vursun neşteri,
Yoksa iyi olmaz yaram var yaram!
Bu derdi satamam, çıkmaz müşteri
Bedenimden ağır daram var daram!
Halk düşmanlarını haklasam bile,
Öyle narin, öyle zarif
Ben böyle bir güzel gördüm.
Bilmem nasıl etsem tarif
Ben böyle bir güzel gördüm.
İri gözler siyah zeytin,
(Cimon (Simon) ile Pero'nun Hikâyesi)
Kumaş tüccarı idi, yalancı bir ortakla
Bu ortağın ağzında, ıslanmaz idi bakla…
Yalan yanlış beyanla, kaç kez etti ispiyon
İşte bu yüzdendir ki, mahkûm olmuştu Simon.
Bahar gelip Mayıs ayı, türlü çiçek açarken
Yazı yaban buram buram mis kokular saçarken,
Bal arısı bir çiçekten diğerine uçarken,
Gelin gibi süslenirim, benim adım: Gelincik.
Kimse bilmez bana göre benim de bir yaram var,
Beni tanımadan “hacı” diyorsun
Diyanet torpilli sıram yok benim.
Din, iman adına halt ediyorsun
Rüşvetle çekilen kura’m yok benim.
Baskı içeriyor bana hitabın,
Yoksuldan her şeyi alan zenginler!
Şehitlik makamın almıyorsunuz.
Askerde vatanı biz koruyoruz;
Yiğitlerinizi salmıyorsunuz.
Yoksul kanı, canı sizlere mama
(Üç Şiir Bir Arada)
Değişmem dünya zevkine, Her gün aşka yansam bile
Ben böyle bir aşka düştüm, Yine de sevdim seviştim.
Çıktım her zevkin fevkine, Dilden dile düşsem bile
Ben böyle bir aşka düştüm, Yâr ile güldüm gülüştüm.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!