Osman Demircan Şiirleri - Şair Osman Dem ...

Osman Demircan

Aşk bir matematiktir elde var sıfır
İster çıkar ister topla olmaz ki bir

Aşk aynı zamanda pozitif bir sayıdır
İnsanı eksiltmeden artı değer katar

Devamını Oku
Osman Demircan

Bir kıyı boyunca uzanır masmavi deniz
Sahile dolar köpük tadında sarhoşluklar
Simsiyah bir at masmavi sularda koşar
Özgürlük ve atı en güzel deniz tanımlar

Simsiyah atın yelesinde sahil rüzgarları

Devamını Oku
Osman Demircan

Ne olur öldürme beni kuğu girer göz çukurlarıma göl olur
Çırpınarak sevdalanan kuğu gölün tam ortasında boğulur
Bir dramdan akan sular gibi şelalelerden ölümüm dökülür
Bir yanım çukur olur bir yanım uçurumun elini ver ne olur.

Dalıp dalıp hayaline yakamozlar serperim deniz gözlerine

Devamını Oku
Osman Demircan

Düş cehenneme; kanın, dışkının tam içine
Gör amansız bir savaşın içinde olduğunu
Yaşa ölümü, korkuyu, umutsuzluğu ve sonu

Anla boynu kırık cesedi, bomba çukurunu
Çırpınan gaz odası kurbanını, haykırışlarını

Devamını Oku
Osman Demircan

Ah bu mecburiyetler yok mu hapishaneden beter.Kendimize zindanlar bulmaktayız iş adına aş adına.Ve bir ışık uğruna bütün hayatımızı karartmaktayız.Yıldızları sevmek bu olmasa gerek. Mehtabı sevmek bu olmasa gerek. Yaşamak yıldızların kayışını seyredip dilek tutmak olmasa gerek.Hayatın zindanlarından parmaklıklar arasından verilen yiyecekleri yiyip aslan gibi kükremek ve sonra da insanım demek olmasa gerek var olmak.İnsanlığımızı bu yüzden mi kaybettik.Kendi karanlığımıza çekildiğimiz için mi? Kendimize iş adına aş adına mağaralar inşa ettimiz için mi?
Hem şafak vaktinin kızıllığı güzel değil midir bütün yıldızlardan? Ve hep ne zaman gün yüzü göreceğim diye bekleyecek miyiz ve her bekleyişte binlerce kez ölecek miyiz? Deniz göreceğim hayaliyle hep kendimizi kum gibi ezecek miyiz?
Ahh bu mecburiyetler yok mu hapishaneden beter! İnsan zincirle doğar önce. Sonra göbek bağı koparılır ama zincirler kalır yerlerinde.Hayat yolunda yürüdükçe daha bir hisseder zincirleri.Sonra mahkum olur yalnızlığa,yenilgiye.Bulur zindanını ve kendi ayaklarıyla girer içeriye.Bir ışık uğruna yaşar orada.Çiçekler besler penceresinde. Gözyaşlarıyla sular çiçeklerini.Bir bakarsın ki nereden geldiği belli olmayan ayrılık rüzgarı eser bir yerden ömrünü verdiği gül de gider penceresinden.Böylece diken izleri kalır ellerinde. İşte o elleri ile Allah''tan sabır diler yaptığı tüm kötülükler için tövbe eder yine.Gözleriyse mahkum olur gökyüzüne.Ay yine yerindedir yıldızlar da ama gözleri yerinde değildir artık bir kere.
Önce bakışları düşer yerlere.Sonra gözyaşları.Ağlamaktan gözlerinin feri söner.Sonra yüzünü sürter toprağa.Yaşamın sonunda sadece ölüm öper alnından.Penceresindeki gül biter ayak dibinde.
Ay ışığına benzetirken sevginin gözlerini hapsolur bakışlara.Bir başkasının gözleriyle bakar hayata.Hep başkası uğruna ölürken insan yakamoz için denizle boğuşur.Cennet özlemiyle yanarken kendini cehennemde bulur, acıyla tutuşur.Ay ışığına düşer yaprakları rüzgarın sesinde çığlıkları kaybolur. İnsan bir kasım sonu kendi zindanında donarak ölür.
Yağmur dolar gözlerine.Umut yeşerir yüreğinde.Nabzın heyecanla atar yaşama sevinci dolar bedenine. Kefenini yırtmak istesen de gün doğmaz pencerende.Zindanın anıt mezar olmuştur bir kere.İnsanlar sana gülle gelse de kapılar kapanmıştır.Gözlerinin rengi solmuştur iyice. Bakışlarına hüzün mevsiminin ince çizgileri siner gizlice.Kimse görmez yalnızlığını ve hayatını zindana çevirenlerin ellerinden güller dökülür hazan bahçelerine.

Devamını Oku
Osman Demircan

İlişkilerin yarattığı yalanın içinde yaşamaktayız.Bütün kucaklaşmalarımızda akrep kıskaçları.
Birbirimize sarılmamaktayız,sadece kaybetme korkusunu yaşamamak için kucaklarımızı insanlarla,putlarla,nesnelerle doldurmaktayız.Karakollar kurup yeni mahkumlar bulmak için gülümsemekteyiz.
Elbette bir şeyler yapmaktayız.Bir işte çalışmak gibi,yeniden aşık olmak gibi...Ama bunlarda bile kaçış söz konusu.Çünkü bütün ilişkilerimizde kendi seçimimizi bulamamaktayız.Yarım yamalak bir yürekle yaşamaktayız.
Asıl olan bir ışık bulamamaktayız.Her şeyi açık seçik yaşamak yerine ilişkilerimizi tencereyi şöyle bir örten kapalılıkla yaşamaktayız.
Yok olmaktan korkan var olamaz şüphesiz.Oysa bizler yok olma korkusuyla sağa sola saldırmakta büyük bir açgözlülükle her şeyi yeyip bitirmekteyiz.Sevgimizi,saygımızı,ruhumuzu mahvetmekteyiz.
Çıplağın üzerine atılan bir şal gibi krallıklar yaşamaktayız. Evlerimizle,arabalarımızla,dostlarımızla övünüp durmaktayız.Kendimizi ise yok saymaktayız, gitgide yok olmaktayız.Hayatımızı çöplüğe çevirmekteyiz.Her önümüze gelenle günlerimizi ve zamanımızı doldurmaktayız. Gittikçe kokuşan bir hayat yaşadıktan sonra ilişkilerimizden geriye sadece çürümüşlük bırakmaktayız.Bütün arkadaşlıklarımızı ya bir ceset torbasıyla ya da çöp poşetiyle hafızamızın bir köşesine atmaktayız.Duygularımızı,düşüncelerimizi ilişkilerimizle örtüştürememekteyiz.Yüreğimizi heyecenlara kapatmaktayız.Donuk gülüşlerle ilişkiler yaşamakta,buzları çözecek ışığı avuçlarımızda saklamaktayız.

Devamını Oku
Osman Demircan

Kelimeler artık benden uzak dursun. Çünkü boş sözlere karnım tok artık. İstemem kimseden ne teselli ne de bir avuntu. Bütün insanlara kapılarım kapalı ve bütün anahtarlarım kör kuyulara atılı.
Hiçbir iyilik istemem kimseden. Çünkü iyiliğe inancım kalmadı artık. Herkes kendine güneş.Bütün dünyam karanlık.
Neden insanlar bu kadar küçülür. Tüm insanlar toz duman olur. Artık ayrılık rüzgarları eser başımda.Dünyada insanlık un ufak olur.
Aynı dili konuşsam da sevgilim senle, tüm kelimelerin yabancı bana. Hoyratça harcanır bütün sözcükler dudaklarda. Kimse sevgiden bahsetmesin bana.
Bütün kelimeler benden uzak dursun. Sonu gelmez dertlerim yeter bana. Sabır denen kelimeyi vurdum sırtıma. Kimse sevgiden bahsetmesin bana.
Dünya kimlerin elinde kalır? Kimse avuçlarından su vermesin bana. İnsanlık bir yudum sevgiden ibaret.

Devamını Oku
Osman Demircan

Korkular poyraz estiriyor düşlerime.
Bir yaprağı bile titremiyor karanfilimin.
Binip gidiyorum kapkara bulutlara.
Karanfil serpiyorum aydınlık yarınlara.

Biliyorum zayıflıklar boyun borcum.

Devamını Oku
Osman Demircan

Sen, katran gecelerimin zehirli sarmaşığı
Karanlığımda her yanıma dolanırken aşkın
Gönül bahçemde kanar çiçek duygularım.
Zehirli sarmaşığım yasaklanır bana aşkın.

Gecelerime mor çiçeğinle yaralar açarsın.

Devamını Oku
Osman Demircan

Akreple yelkovanın dansı başlar bu vakitlerde.
Sonsuz bir kayboluş duyulur akşam evimde.
Duyar duyar maalesef ürkmez çaresizliğimden.
Gece kırar kapılarımı yalnızlığım girer içeriye.
Çoktan odamdaki başköşeye çullanmıştır bile.

Devamını Oku