Canım de oğula, cicim de kıza
Onlar gülerse gül, ağlarsa ağla.
Helal süt emmişse çıkmaz arıza,
Çekinme sırtını daya, bel bağla.
Kız erkek fark etmez; evlat evlattır
Babacığın göçünce ahirete,
Bir parça kopuyor ciğerden sanki.
Katlanırsın uzayan bu hasrete,
Takviye güç gelir bir yerden sanki.
Acı tarih 4 Ağustos 2000,
Saçlar ne de güzel olmuş bembeyaz
İyi fırçalamış hala bacanak.
Çarşambalı diyince az dur biraz,
Sen gaza basarsın hâlâ bacanak.
Emekli olalı ne iş ne görev,
Seçim 7 Haziranda
Bak ben sene deyiverem.
Bu seçimde Erdoğan’da,
Yok (!) ben sene deyiverem.
Olsa güçlü bir rakibi,
Tuttum diyen ne tutmuştur Hakk bilir,
Yolu tuttu gidiyor bak ramazan.
Ömrün varsa seneye tekrar gelir,
Güneş battı gidiyor bak ramazan.
Değişmez şartları dünyana göre,
Simge idi bu Bakırköy bir zaman,
Bugün her köy her kent Bakırköy olmuş.
Arar durur herkes derdine derman,
Para çoğaldıkça sağlık zay'olmuş.
Aklın kıymetini kadrini bilen,
Ömür denilen şey günler yumağı,
Harcanıp bitiyor görmüyor musun.
Ağzı yok zannetme kara toprağı
Herkesi yutuyor görmüyor musun.
İnsan takmış kafayı bir meskene
Dolaştırdı diyar diyar;
Yollar bana acımadı.
Sonunda etti ihtiyar,
Yıllar bana acımadı.
Sallamışsın uçurumdan aşağı,
Tutacak dalım yok elinden başka.
Yerim belli gezme bahçeyi, bağı
Kim düşer ki dağa deli'nden başka.
Sende kuru inat, bende bu ısrar
Her nasılsa işe sevda karıştı,
En çok dilim aşınmaya başladı.
Gönül ona bir küstü, bir barıştı
Halden hale taşınmaya başladı.
Bitecekti bu aşk, en son bitti de
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!