Hay ben
bana devamlı aynı isimde bir Türk TV Dizisinin linkini atan
insanoğlu bilincinin en karanlık köşelerinde
acı veren bir aydınlık parçacığı olayım ve
acılarının nereden,
neden geldiğini anlamadan
Birgün
yaşamını sürdürmen için yemen,
vücudunu doğaya karşı koruman,
senden büyüklerin kıçlarını yalaman,
yüzlere zorunlu gülmen,
para kazanman gerekmediğinde
En baştan beri 'bilinmez'din.
Buluşmalara gelirken 'bilenmez'
telefonlarıma çıkarken
geri dönüş yapmıyorken
defalarca çaldırdığımda 'bilinmez'...
insan -bilmeli-
ben yedeksubay öğrenciyken
akşamları 'etüt'lerimiz olurdu.
bir görseydiniz;
millet sanki mezun oldukları okullara doyamamış gibi
Senin kadar genişlemekten,
reailetini içime almaktan korkum yok.
önünde saygımla sevgimle, gönlümle eğildim.
kendimi sana açtım...
İçeri
Dedi ki Delikanlı Kanki;
fenomen gibi adamsın üstadım.
Yolda-sokakta Memati,
karıların yanında Güllü Erhan,
fiş çekerken ve kafa güzelken
Büyük İskender'sin...
Derdimiz
sadece basit bir elde edememişlik değil
bir egoistlik
veya bir çocuğun şımarıklığı değil
insanlığın derdidir!
'erenler'in göz yaşıdır!
Sizin gibi madde oyunları ustası olup
dünyanın, doğa ananın içine edeceğime
onları karşıma alacağıma
haddimi bilirim,
en azından onun esiri olup,
bütün gün kadın resmi indiririm, daha iyi! ..
sakın üzülme
üretmene izin verilmiyor
yeteneklerin, gücün boşa harcanıyor diye...
sakın üzülme
alakasız işlerde çalışıp
Affetmenin ne derece yüksek
ve taşınması zor bir mertebe olduğunu,
bugün fevrilikle inanılmaz bir şekilde kırdığım
sonra defalarca özür epostaları attığım bir kardeşimin
beni kısa süredir tanıyor olmasına rağmen, gelip,
hiçbir şey olmamış gibi
Ben şairim demeyi şiirleriyle gösteriyor..Okuyucunun önüne serdikleri 'evrensel gerçekleri [miz]..okudukça
unuttuğumuz isyanları yeniden hatırlıyoruz..Gerçeği
sofraya koyup yüzleşme gücün varsa al ne kadar lazımsa diyor. Sesi ilginç metalik bir ses gibi geliyor kulağa..Doğal desek sahte to ...