Hadi hadi
siz anlarsınız ne demek istediğimi!
onun için hiç detay sormayın
beni yormayın;
bir sürü işimiz var bur'da!
Şu halde, tam da bezginken
alabildiğine
ard arda puroları püfürdetmiş,
çayları peşpeşe lüpletmişken
ve hiç bir tutunacak dalım kalmamışken
Yıl 2007
ağustos denen dünyevi ay...
Yer; Çeşme Alaçatı'da bir balık açık artırması...
Görmemiştim daha önce böyle bir alışveriş.
Bugüne kadar çoğunlukla
Ajda Pekkan bardağıyla çay içerdim.
Yeni iş yerimize geldik.
o gün Banu Alkan bardağıyla ilk defa uzaktan tanıştım.
gerçekten de farklıydı süper stara göre! ..
Trafik bu kadar mı çorba
bu kadar mı düzeysiz, acımasız
ölçüsüz, kuralsız olacaktı
magandasıyla, züppesiyle, zındıkıyla,
camışıyla?
Eskiden
çocuk acı çektiğinde,
bir şeyleri kaldıramadığında,
tahammül edemediğinde
annesine ağlardı.
Büyüklerine ağlardı.
Lütfen affedin
hoşgörün bu deli çocuğu! ..
Alınmayın, gücenmeyin.
Okuyorum şiirlerini
şair dostlarımın.
En büyük sapkınlığını
kendinden geçmişçesine yaparken,
çok daha üstten
çok daha bilge tarafın
'bunu yapmasan da olur' diye
sana çağrıda bulunabiliyorsa...
Beyni fazladan çalıştırmanın,
bulmaca çözmenin,
sudoku dokumanın (!)
alengirli dedektifli romanlar okumanın,
iş hayatından kopmamanın
faydalı olduğunu söylerler
Bazı meclislerin tam bir kaydı yoktur.
tek kişiliktir.
Her şey tek bir başkandan sorulur.
Bu tek kişilik meclis
tek başına
Ben şairim demeyi şiirleriyle gösteriyor..Okuyucunun önüne serdikleri 'evrensel gerçekleri [miz]..okudukça
unuttuğumuz isyanları yeniden hatırlıyoruz..Gerçeği
sofraya koyup yüzleşme gücün varsa al ne kadar lazımsa diyor. Sesi ilginç metalik bir ses gibi geliyor kulağa..Doğal desek sahte to ...