. ... ..... ki bilirsin, masal bu ya…; rapunzelin saçlarını kestiler mülevvesler, ah evet bir donquichetteyi sevdiyse gönül, suç deli dumrulun muydu ey korkut dede, yüreğimin yel değirmenleri, rüzgâr çalmakta, esintisiz bir gökten…;
ve ah seni seviyorum masalı, sevgili ve güzel kardeşim, aziz dostum; ah o gün bende, ben de demeseydim, bezm/i elest/de; sana yemin olsun ki, yitirmezdim aklımı hüdanın yollarında hiç..., ben bile,
ah deli savaşçı; kaybetti(n\k) şimdi, ki; hafızasız bir yürek belle beni de, ve rapunzel, hadi kes artık o uzun saçlarını, karıştırıp masalı tam da şimdi…, yanlış kahramanı sevdin zira, mavi gözlü dev, tutunup saçlarına, çıkamaz ki pencerene..., devden akrobat olmaz ki, masal anlatma bize,
ki bilirsin…, gönül gönlü bulunca, akar da akar…, mesafeler cân/ı teni, yakar da yakar, muhabbetin çilesi yürekten, taşar da taşar, dem olur kan çanağı gözlerle, yârin yollarına bakar ha bakar…, gözyaşları…; içli açmış bir gül gibi, kanar da kanar…,
gel dense bile gelemem, hicâbım var, ki yollarım biçildi, kutsanarak ayrılık yemini içildi, sevgili hızır/ilyas muştusu, sende; bütün benliklerden geçildi, muhabbetin en ayağa düşmeyeni seçildi, umulur ki böylece, sonsuzluk sevildi, o da umulur ki…, bilirsin, ah…;
aslında, ne gökyüzünde uçurmak, ne de yeryüzüne indirmek olası değil meşki, bir nakış olmalı yürek gergefinde meşk, kimselere benzemez, kimselere görünmez, gerisi kıssa, meşk…; tek başına ve yalnız olmalı,
ne ayrılıktır yolculuk, ne de kavuşmak; hayata küskün, kasvet ve rutubet kokan yollarda yürümek, bu cana göre değil, bize göre; değil, değil…,
hasretleri büyüte büyüte yumak yumak, bizim olacak zamana dek uyumak, uyumak istiyorum…,
. ... ..... ki bilirsin, masal bu ya…; rapunzelin saçlarını kestiler mülevvesler, ah evet bir donquichetteyi sevdiyse gönül, suç deli dumrulun muydu ey korkut dede, yüreğimin yel değirmenleri, rüzgâr çalmakta, esintisiz bir gökten…;
ve ah seni seviyorum masalı, sevgili ve güzel kardeşim, aziz dostum; ah o gün bende, ben de demeseydim, bezm/i elest/de; sana yemin olsun ki, yitirmezdim aklımı hüdanın yollarında hiç..., ben bile,
ah deli savaşçı; kaybetti(n\k) şimdi, ki; hafızasız bir yürek belle beni de, ve rapunzel, hadi kes artık o uzun saçlarını, karıştırıp masalı tam da şimdi…, yanlış kahramanı sevdin zira, mavi gözlü dev, tutunup saçlarına, çıkamaz ki pencerene..., devden akrobat olmaz ki, masal anlatma bize,
ki bilirsin…, gönül gönlü bulunca, akar da akar…, mesafeler cân/ı teni, yakar da yakar, muhabbetin çilesi yürekten, taşar da taşar, dem olur kan çanağı gözlerle, yârin yollarına bakar ha bakar…, gözyaşları…; içli açmış bir gül gibi, kanar da kanar…,
gel dense bile gelemem, hicâbım var, ki yollarım biçildi, kutsanarak ayrılık yemini içildi, sevgili hızır/ilyas muştusu, sende; bütün benliklerden geçildi, muhabbetin en ayağa düşmeyeni seçildi, umulur ki böylece, sonsuzluk sevildi, o da umulur ki…, bilirsin, ah…;
aslında, ne gökyüzünde uçurmak, ne de yeryüzüne indirmek olası değil meşki, bir nakış olmalı yürek gergefinde meşk, kimselere benzemez, kimselere görünmez, gerisi kıssa, meşk…; tek başına ve yalnız olmalı,
ne ayrılıktır yolculuk, ne de kavuşmak; hayata küskün, kasvet ve rutubet kokan yollarda yürümek, bu cana göre değil, bize göre; değil, değil…,
hasretleri büyüte büyüte yumak yumak, bizim olacak zamana dek uyumak, uyumak istiyorum…,
ve sanıyor musun ki sen, ey güya kıraati düzgün karî, bu dizeleri seni t/avlamak için yazıyorum ve gözüne girme çabamdır bunlar, öyle mi…, her bir harfi damla damla gözyaşımdır, yalnız; yalnız sana akan, sendeki halis saflığa, ve feleği hicvimdir dizelerim, ah;
sana bir satır yazmak bile çok.. bir kelime neyine yetmiyor. debelen debelen dur e mii.. atımın yelesinin çengel tırnak, şehriye parmak, saçları yağlı konak rapunzeli :))
Rapunzel,saçların niye bu kadar uzun ve nasıl bu kadar güçlü,bir insanı taşıyabiliyor.Peki Rapunzel senin gerçekten o kuleden,o hapishaneden kurtulmak için bir erkeğe ihtiyacın var mı? Kendi hapishanenden kendini kurtaramaz mısın.Ve Rapunzel,bir prens tarafından kurtarılmak için bu kadar acıya değer mi sence; değer mi, değer mi,değer mi...
gencecik gızlara evden kaçmanın yolunun saçlarını uzatmak olduunu öğreten bi masal. şimdi evinden barkından kaçmak isteyen gızlar saçlarının uzadıp duriy.
içinde bi aldatmacanın saklı olduğu masal... hiçbir kötülük tek taraflı değildir, o yüzden o suçsuzca kuleye kapatılmada bi şaibe olduğu gerçek! sütten çıkmış ak kaşık rapunzel, kuleye kapatılır. nia? allah bilir ne xyz yedi? ! soona şu saç nia durduk yere uzatılıyor bakalım? en baştan kötü niyeti belli bu hatunun...hadi saçı uzattın, elin zavallı genç delikanlısını kandırıp kuleye tırmandırdın, hiç mi aklına gelmedi elemanın düşüp bi yerini yaralayabileceği? haa? ama hatun biri gelir biri gider mantığıyla düşündüğünden pek sallamadı tabi durumu...aslına bakarsanız o saçların o kadar uzun olduğundan da şüpheliyim...yada olay aslında sado-mazo bi ilişkiden öteye gitmiyor: önce saç-baş yol, soona ;) elemanı kör yap, fanteziye bak! körlükte de bi acaiplik var zaten, bence olay gözbağı kullanmaktan ibaret... zaten ne beklenir ki bi avrupa masalından? anca düşün düşün uydur... bi de tabi aklı hala küçük kızlarımızın saç uzatıp 'ay bana rapunzel diyolar, ihihi' tribi vardır ki yeme de köpeğin önüne at... kesmezsen uzar, bu kadar.
.
...
.....
ki bilirsin,
masal bu ya…;
rapunzelin saçlarını kestiler mülevvesler,
ah evet bir donquichetteyi sevdiyse gönül,
suç deli dumrulun muydu ey korkut dede,
yüreğimin yel değirmenleri,
rüzgâr çalmakta,
esintisiz bir gökten…;
ve ah seni seviyorum masalı,
sevgili ve güzel kardeşim,
aziz dostum;
ah o gün bende,
ben de demeseydim,
bezm/i elest/de;
sana yemin olsun ki,
yitirmezdim aklımı hüdanın yollarında hiç...,
ben bile,
ah deli savaşçı;
kaybetti(n\k) şimdi, ki;
hafızasız bir yürek belle beni de,
ve rapunzel,
hadi kes artık o uzun saçlarını,
karıştırıp masalı tam da şimdi…,
yanlış kahramanı sevdin zira,
mavi gözlü dev,
tutunup saçlarına,
çıkamaz ki pencerene...,
devden akrobat olmaz ki,
masal anlatma bize,
ki bilirsin…,
gönül gönlü bulunca, akar da akar…,
mesafeler cân/ı teni, yakar da yakar,
muhabbetin çilesi yürekten, taşar da taşar,
dem olur kan çanağı gözlerle,
yârin yollarına bakar ha bakar…,
gözyaşları…;
içli açmış bir gül gibi, kanar da kanar…,
gel dense bile gelemem,
hicâbım var,
ki yollarım biçildi,
kutsanarak ayrılık yemini içildi,
sevgili hızır/ilyas muştusu,
sende; bütün benliklerden geçildi,
muhabbetin en ayağa düşmeyeni seçildi,
umulur ki böylece,
sonsuzluk sevildi,
o da umulur ki…,
bilirsin,
ah…;
aslında,
ne gökyüzünde uçurmak,
ne de yeryüzüne indirmek olası değil meşki,
bir nakış olmalı yürek gergefinde meşk,
kimselere benzemez,
kimselere görünmez,
gerisi kıssa,
meşk…;
tek başına ve yalnız olmalı,
ne ayrılıktır yolculuk,
ne de kavuşmak;
hayata küskün, kasvet
ve rutubet kokan yollarda yürümek,
bu cana göre değil,
bize göre; değil,
değil…,
hasretleri büyüte büyüte yumak yumak,
bizim olacak zamana dek uyumak,
uyumak istiyorum…,
.
...
.....
ki bilirsin,
masal bu ya…;
rapunzelin saçlarını kestiler mülevvesler,
ah evet bir donquichetteyi sevdiyse gönül,
suç deli dumrulun muydu ey korkut dede,
yüreğimin yel değirmenleri,
rüzgâr çalmakta,
esintisiz bir gökten…;
ve ah seni seviyorum masalı,
sevgili ve güzel kardeşim,
aziz dostum;
ah o gün bende,
ben de demeseydim,
bezm/i elest/de;
sana yemin olsun ki,
yitirmezdim aklımı hüdanın yollarında hiç...,
ben bile,
ah deli savaşçı;
kaybetti(n\k) şimdi, ki;
hafızasız bir yürek belle beni de,
ve rapunzel,
hadi kes artık o uzun saçlarını,
karıştırıp masalı tam da şimdi…,
yanlış kahramanı sevdin zira,
mavi gözlü dev,
tutunup saçlarına,
çıkamaz ki pencerene...,
devden akrobat olmaz ki,
masal anlatma bize,
ki bilirsin…,
gönül gönlü bulunca, akar da akar…,
mesafeler cân/ı teni, yakar da yakar,
muhabbetin çilesi yürekten, taşar da taşar,
dem olur kan çanağı gözlerle,
yârin yollarına bakar ha bakar…,
gözyaşları…;
içli açmış bir gül gibi, kanar da kanar…,
gel dense bile gelemem,
hicâbım var,
ki yollarım biçildi,
kutsanarak ayrılık yemini içildi,
sevgili hızır/ilyas muştusu,
sende; bütün benliklerden geçildi,
muhabbetin en ayağa düşmeyeni seçildi,
umulur ki böylece,
sonsuzluk sevildi,
o da umulur ki…,
bilirsin,
ah…;
aslında,
ne gökyüzünde uçurmak,
ne de yeryüzüne indirmek olası değil meşki,
bir nakış olmalı yürek gergefinde meşk,
kimselere benzemez,
kimselere görünmez,
gerisi kıssa,
meşk…;
tek başına ve yalnız olmalı,
ne ayrılıktır yolculuk,
ne de kavuşmak;
hayata küskün, kasvet
ve rutubet kokan yollarda yürümek,
bu cana göre değil,
bize göre; değil,
değil…,
hasretleri büyüte büyüte yumak yumak,
bizim olacak zamana dek uyumak,
uyumak istiyorum…,
ve sanıyor musun ki sen,
ey güya kıraati düzgün karî,
bu dizeleri seni
t/avlamak için yazıyorum ve
gözüne girme çabamdır bunlar,
öyle mi…,
her bir harfi damla damla gözyaşımdır,
yalnız; yalnız sana akan,
sendeki halis saflığa,
ve feleği hicvimdir dizelerim,
ah;
arkadaşlar ben baktım rapuzel ne demek öğ
rendim rapunzel ismini anlamı bitli demekmiş sanırım
sana bir satır yazmak bile çok.. bir kelime neyine yetmiyor.
debelen debelen dur e mii..
atımın yelesinin çengel tırnak, şehriye parmak, saçları yağlı konak rapunzeli :))
:)) aklı olan tırsar olmayansa tırsmaktan ne anlar..
iyi edıyorsun sana yıldızlı bi aferinn esek gözlü şövalye.. :)))
heyy çengel tırnak, inek göz, sivri külah rapunzel..
egon-dilin-elin gibi 3 etkili silahın var kii insanı korunmasız bırakıyor..
‘’şovalye bile’’ tırsıyor mu? heee :)))
Çocukken kabusum olan o kitabın kahramanı. Her seferinde o cadıdan önce Rapunzeli öldürmek istemişimdir ama hala nasip olmadı...
rapunzel dediler bana bi gün ve öyle kaldı yalnız kıvırcık bendeki saçlar :) ah saçlarım sizi çok seviyorum. (maşallah nazar değmesin :)))
- rapunzeeeeeeel uzat altın saçlarınııı! !
-kirli canım yaaaa kaymayasın? ?
-yuh yaaa..
....demek ki km'lerce sonsuz uzatmak lazım benim saçları senin masalının kahramanı olabilmem için.....
-uçları kırık-
Rapunzel,saçların niye bu kadar uzun ve nasıl bu kadar güçlü,bir insanı taşıyabiliyor.Peki Rapunzel senin gerçekten o kuleden,o hapishaneden kurtulmak için bir erkeğe ihtiyacın var mı? Kendi hapishanenden kendini kurtaramaz mısın.Ve Rapunzel,bir prens tarafından kurtarılmak için bu kadar acıya değer mi sence; değer mi, değer mi,değer mi...
yuksek satodan kacilacak kadar bi saci uzatmak icin rapunzelin cok yaslanmis olmasi gerekirdi. bence prens genc kizlar dururken yasli kadini kacirmakla aptallik yapmis.
işin esprisine vuralım bole bir kurbaga vardi ninja kaplumbağalarda hehhehe hep aklıma gelir elinde kırbacıyla hehehhehe gülen bir kurbağa...
gencecik gızlara evden kaçmanın yolunun saçlarını uzatmak olduunu öğreten bi masal. şimdi evinden barkından kaçmak isteyen gızlar saçlarının uzadıp duriy.
Uzun saç fetişistlerinin idol bayan karakteri, bide sarı olmasaydı :)
'Rapunzel Rapunzel! Saç örgünü sarkıt! '
Uzun saçlarının hastasıyım, ama sarısının değil siyahının... :)
içinde bi aldatmacanın saklı olduğu masal...
hiçbir kötülük tek taraflı değildir, o yüzden o suçsuzca kuleye kapatılmada bi şaibe olduğu gerçek! sütten çıkmış ak kaşık rapunzel, kuleye kapatılır. nia? allah bilir ne xyz yedi? ! soona şu saç nia durduk yere uzatılıyor bakalım? en baştan kötü niyeti belli bu hatunun...hadi saçı uzattın, elin zavallı genç delikanlısını kandırıp kuleye tırmandırdın, hiç mi aklına gelmedi elemanın düşüp bi yerini yaralayabileceği? haa? ama hatun biri gelir biri gider mantığıyla düşündüğünden pek sallamadı tabi durumu...aslına bakarsanız o saçların o kadar uzun olduğundan da şüpheliyim...yada olay aslında sado-mazo bi ilişkiden öteye gitmiyor: önce saç-baş yol, soona ;) elemanı kör yap, fanteziye bak! körlükte de bi acaiplik var zaten, bence olay gözbağı kullanmaktan ibaret...
zaten ne beklenir ki bi avrupa masalından? anca düşün düşün uydur...
bi de tabi aklı hala küçük kızlarımızın saç uzatıp 'ay bana rapunzel diyolar, ihihi' tribi vardır ki yeme de köpeğin önüne at...
kesmezsen uzar, bu kadar.
hiç onun gibi bir yerden saçlarımla kurtulmadım :)
olma yolunda ilerliyorum.. :))
çoook gerilerde kaldı. ;) ..çoooook yüksek olduğunu hatırlıyorum:Pp
Rapunzel'in kulesine hiçbir canlı ulaşamaz.