Fahri Hoca hocaların hocası, Bilgisinden nasip aldı nicesi, Örnek insan yedi evlat babası Çalışkanlık,azim,gayret timsali, Gelirm’ola o yöreye misali.
Köy enstitüsünde aldı bilgiyi Eserleriyle O, verdi her şeyi Alan aldı,unutmadı bilgeyi Diktiği ağaçlar yeşerir durur, Oğulları eserini sürdürür.
Seksenbeşte sayım günü göçetti Görevliydi sayamadı milleti, Kalbi onu yarı yolda bıraktı, Okulun yanında huzurla yatsın, Mevla ona cennetini bahşehsin.
O bir büyük insan.O bir önder,isimsiz kahraman... B A B A M ‘ A Son nefesini verirken nasırlıydı elleri... Kollarımda yatıyordu ve açıktı gözleri.. O mutlu yuvada, kızılca kıyamet koptu, Kalktı bir gemi daha, babam artık yoktu... Ölümlü dünya bu, yar olmadı kimseye, Bir inanış vardır ama, “kötüye kalır” diye... Köyünden aldılar onu, henüz bir çocuktu, Yoksulluk diz boyu, okumak bir kurtuluştu... Okudu Düziçi’nde, Köy Enstitüsü’nde, Kara çalılar gibi bir çocuk”un izinde... Eğitip öğrettiler, yine köye verdiler, Aydınlattı karanlığı, köylüler çok sevdiler... Çünkü orda yetişti o, iyi tanır ruhunu; Yine köye dönerek, oldu halkın umudu... Ne meyveler yetiştirdi, hele bir görseniz, Toprakla savaşına, şaşar kalırdınız siz.... Yedi oğlu oldu, biri kız olur mu diye, Okuttu hepsini de, bir bir verdi devlete... Çok çalıştı,yaşamadı, hep geleceğe attı; Son nefesinde gözü, o nedenle açıktı... Otuz yıl hiç durmadan yurduna hizmet verdi, Emekli olmamıştı, o günleri göremedi... Yirmi ekim seksen beşte, sayım görevi verdiler, Aynı nüfus sayımında, onu kayıttan düştüler... Tam on sekiz yıl oldu, aramızdan ayrılalı... Okulunun yanında kondu, oradadır mezarı...
aynı ismi taşımaktan gurur duyduğum ve yaşamımın her alanında onun gibi kararlı ve özverili olmak için çaba harcadığım yüce insan
Ornek olarak aldigim,omur boyu saygi duyacagim ve umarim benim oglum da benim icin ayni duygulari tasir diyecegim canim babam
Bu dünyadan erken gidişiyle, geride bıraktıklarının yüreklerine taşınması güç yük yükleyen bir büyük ata...
Canım Öğretmenim...
Adının onurunu taşıyan bir eş,baba,öğretmendi.benim dedemdi.onun adını taşıdığım için onur duyuyorum...
Fahri Hoca hocaların hocası,
Bilgisinden nasip aldı nicesi,
Örnek insan yedi evlat babası
Çalışkanlık,azim,gayret timsali,
Gelirm’ola o yöreye misali.
Köy enstitüsünde aldı bilgiyi
Eserleriyle O, verdi her şeyi
Alan aldı,unutmadı bilgeyi
Diktiği ağaçlar yeşerir durur,
Oğulları eserini sürdürür.
Seksenbeşte sayım günü göçetti
Görevliydi sayamadı milleti,
Kalbi onu yarı yolda bıraktı,
Okulun yanında huzurla yatsın,
Mevla ona cennetini bahşehsin.
Cafer UZLAR'ın babası...
O bir büyük insan.O bir önder,isimsiz kahraman...
B A B A M ‘ A
Son nefesini verirken
nasırlıydı elleri...
Kollarımda yatıyordu
ve açıktı gözleri..
O mutlu yuvada,
kızılca kıyamet koptu,
Kalktı bir gemi daha,
babam artık yoktu...
Ölümlü dünya bu,
yar olmadı kimseye,
Bir inanış vardır ama,
“kötüye kalır” diye...
Köyünden aldılar onu,
henüz bir çocuktu,
Yoksulluk diz boyu,
okumak bir kurtuluştu...
Okudu Düziçi’nde,
Köy Enstitüsü’nde,
Kara çalılar gibi bir çocuk”un
izinde...
Eğitip öğrettiler,
yine köye verdiler,
Aydınlattı karanlığı,
köylüler çok sevdiler...
Çünkü orda yetişti o,
iyi tanır ruhunu;
Yine köye dönerek,
oldu halkın umudu...
Ne meyveler yetiştirdi,
hele bir görseniz,
Toprakla savaşına,
şaşar kalırdınız siz....
Yedi oğlu oldu,
biri kız olur mu diye,
Okuttu hepsini de,
bir bir verdi devlete...
Çok çalıştı,yaşamadı,
hep geleceğe attı;
Son nefesinde gözü,
o nedenle açıktı...
Otuz yıl hiç durmadan
yurduna hizmet verdi,
Emekli olmamıştı,
o günleri göremedi...
Yirmi ekim seksen beşte,
sayım görevi verdiler,
Aynı nüfus sayımında,
onu kayıttan düştüler...
Tam on sekiz yıl oldu,
aramızdan ayrılalı...
Okulunun yanında kondu,
oradadır mezarı...