Mehmet Halil Şiirleri - Şair Mehmet Halil

Mehmet Halil

Yasa olsun, nikah olsun, ahlaksızlıklara kılıf değil mi? Öyle buyurur ustalar…
Ahlaklı bir hırsız olabilmek için ihtiyacım vardı yasalara… Yasa nasıl elde edilir? İhtiyaç duyulur onu doğuracak bir anaya… Doğacak olan yasa nasıl doğar? İyi mi olur, kötü mü olur, kim bilebilir. Hırsızın iyisini kötüsünü seçebilmek için de hırsız olmak gerekir. Hırsızların içinde yetişmiş olmak gerekir. Ana yasa kavun değil ki… Ahlaklı hırsızlar,
hiç parmak atabilir mi? Alt yapı üst yapıyı belirlediğine göre, serbest piyasa ekonomisi ne kadar ahlaklı ise, onun üst kurumu da o kadar ahlaklı olur. Serbest piyasa ekonomisi dalgasız olmaz, anayasa da kaygısız olmaz…
Anayasa tartışmaları sürüp gidiyor. Anayasa burjuva anayasası ama, en çok da, sosyalistim, komünistim, demokratım, hatta (milliyetçi) solcuyum diyenler bile tartışıyor…
Hem burjuvazinin yaptığı seçimlerin demokratik olmadığına inan, hem de demokratik olmayan seçimleri aylarca tartış… Kendi eksikliklerini görmezden gelerek, kendi ayıplarını örtbas etmek için, Hitlerin ‘’Bir yalan ne kadar yüksek sesle savunulursa o kadar gerçek olur! ’’ sözüne bağlı kalarak, birbirine amansızca saldır. Bu anayasayı yapanlar, burjuvazinin temel taşlarını koyanlar, burjuvazinin büyük başları değil mi? Bizler yani vatandaşlar, yalnızca görünümde demokrasiyi kurtarmak, yani, kendilerini aldatmak isteyenlere katkıda bulunmak için sandık başına gitmiyoruz mu? Ve böylece, sahte bile olsa bir demokrasinin varlığına göreceli olarak katkı koyan, onay veren vatandaşlar, başka bir deyişle kuzucuklar değil miyiz? Onların önderi olmakla övünenler de bu konuda cansiperane çalışmıyorlar mı?
Burjuvazi bu referandumla, bir taşla iki kuş vurmuştur. Hem tabanda Marksist olduğunu kalın kalın puntalarla kabul ettirenler, alıntılarla bunu ispatlamaya çalışanlar, tartışma adına burjuva demokrasisini onaylayarak, hem de birbirlerinin tozunu atarak, aralarındaki mesafeyi daha da açarak, burjuvazinin kalelerini daha da sağlamlaştırmıyorlar mı? Onlar Marksist’se ben de burjuvayım. Ve burjuvazi adına onlara teşekkürü borç bilirim.

Devamını Oku
Mehmet Halil

Sıralanınca hepsi bir boyda
Hepside eşit çıplak olunca
Ama birde
Rol verip bakalım onlara..

A! komutan gibi dikilmiş en başa

Devamını Oku
Mehmet Halil

Ezberler çok güzel de
Perde oluyor gözlerimize
Gerçekler uymuyor ezberlere
Uyuyan karanlığın farkına varır mı?
Uyan eyyyy vatandaş uyan!
Hani vermiyecektin bir karışını bile…

Devamını Oku
Mehmet Halil

Kitlesel sesler meydanlarda
Sebep ise yüzde üç zam
Kitle isyan ediyor ama
Şükür ettiklerini sanıyor adam
Çünkü arkasında
Destek var suni muhalefet ordusundan…

Devamını Oku
Mehmet Halil

Hiçbir cinayet tanıksız değildir!
Faali bilinmeyen cinayet yoktur
Yalnızca faaille tanık aynıdır…
Faalin va tanığın gücü korkutur
Korkunun gölgesi tarfik işaretidir
Oraya ancak korkusuzluk gidebilir.

Devamını Oku
Mehmet Halil

Cemevleri ucubedir
Kürtler ucubedir
Heykeller ucubedir
Tiyatrolar ucubedir
Komünisler ucubedir
Bir tek gerçek varsa

Devamını Oku
Mehmet Halil

13 Mart günü İzmir Konak Belediyesi Türkan Saylan Kültür ve sanat merkezinde, Fırından yeni çıkan kitabını Uluç Gürkan İlk bize tanıttı…
Konak Belediye Başkanı Hakan Tartan’a kitaplardan bir kısmını bize hediye olarak dağıttığı için teşekkürler…
Uluç Gürkan 12 yıllık parlomento, 23 yıllık gazetecilik ve Ayrıca AGİK Parlamenter Asamblesi ile Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisinde Başkan Yardımcısı TBMM’de Meclis Başkanvekilliği gibi engin deneyimlerinden sonra…
Bütün bu deneyimlere sahip birine sıradan birinin eleştirisi etkili olmaz elbette… Buna rağmen ben diyeceğim ki, bu kadar tecrübe Uluç Gürkan’ın sıradanlığına çizgi atmamış… Ama hatiplik konusunda ustalaşmış, zamanı iyi kullanmayı öğrenmiş…
Gürkan, bütün bu deneyimlerini, sıradan insanları karşı,, egemen güçlerin lehine kullanmak için kendini yenilemeye harcamış… Eksiklerini bu yönde gidermeye çalışmış…
Ermeni meselesinde ‘’Soykırım’’ iddiasını çürütmek için, ’’ üç ayak’’ üzerine kurduğu savunmayı anlattı.

Devamını Oku
Mehmet Halil

İki kafadar bostandan karpuz almaya gider gibi kız istemeye gittiler. Arkadaşı
Temel'e babalık yaptı ‘’Allah'ın emri peygamberin kavli ile kızınız F’yi arkadaşım
T’ye istemeye geldik’’. Misafir olarak onları kabul eden Hasan bey, insan, gökten
öküz düşse nasıl hayretle bakarsa, o inanılmaz gözlerle suratlarına bakmaya
başladı. Gözleri bir Temel'e bir arkadaşına bakıyordu. Şaşkınlıktan ne diyeceğini
bilemeyince elleri göğsünde kenetli sessiz oturan karısına baktı. Her zaman bu

Devamını Oku
Mehmet Halil

23 Nisan 1960 İstanbul üniversitesi’ öğrencisi, Turan Emeksiz, Kurulan tahkikat komisyonuna karşı yapılan gösteride vuruldu, benim gençliğimde gördüğüm ilk teröristlerdendi… 20 yaşındaydı…
15 temmuz 1968’de İstanbul’a gelen 6. Filoya karşı eylemlere katılan Vedat Demircioğlu Teröristi. öldürüldü.
1970 yılının 15-16 Haziran’ında işçi haklarını kısıtlayan hükümete karşı işçiler ayaklandı, Eylemlerini engellemek için kurulan bütün Polis Barikatları’nı parçalayarak günlerce İstanbul’da hayatı durdurdu. İstekleri yerine geldiği için, olaylara katılan bütün işçiler teröristi…
16 Haziran'da, Kadıköy Meydanı'nda polislerin, sayıları onbinleri aşan işçi kitlesinin üzerine açtığı ateş sonucu Mutlu Akü Fabrikası'dan Yaşar Yıldırım, Vinleks'ten Mustafa Bayram ve Cevizli Tekel Fabrikası'ndan Mehmet Gıdak adlı işçilerle birlikte bir esnaf ve bir de polis yaşamını yitirdi, yüzlerce işçi yaralandı. Sebep terörist olmalarıydı…
Yine 1970 döneminin baskılarına karşı öğrenci hareketlerinin başını çeken Deniz Gezmiş, Mahir Çayan, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan, İbrahim Kaypakkaya ve arkadaşları teröristti…
Ama bu ülkenin topraklarına NATO’yu sokanlar, 6.Filoyu boğazda dolaştıranlar değildi… İncirlik’i NATO askerlerine üs olarak verenler terörist değildi…

Devamını Oku
Mehmet Halil

İnsan büyüyünce kendi gözünde
Kaftanı biçilince o bölgeye göre
Günahı görülmez deryanın içinde
Güler diğerlerinin diktatörlüğüne…
Maşa paslanmaz sıkan ellerde
Öper o elleri düşmemek için yere.

Devamını Oku