Kestiler şırıl şırıl akan suy(u)mu,
Ah Yusuf gibi kazdılar kuyumu!
Susus bırakıp göl gibi kıyımı,
Yaktılar cayır cayır,cayır cayır!
Doğdum,büyüdüm
Çoluk çocuk sahibi oldum
Fakat çocukluğumdan çıkamadım
Ne bulduysam hızlı yaşadığım
Çocukluğumda buldum.
ÇOCUK OLMAK İSTİYORUM
Çocuk olsam yeniden
Topaç çevirsem tozlu topraklı yollarda,
Uçurtma uçursam kırlarda.
Misket oynasam,
Ne zaman ağlayan bir çocuk görsem
Irmaklar akar içimde
Kendi ırmaklarımda boğulurum.
Ne zaman da gülen bir çocuk görsem
Güneşler doğar içimde
Kendi güneşlerimle mutlu olurum.
Ey yâr!
Bilemedim gözlerinde ne var?
Umut mu,bulut mu,unut mu?
Bu kadar söz söyledim sana,
Yoksa gözlerin aşkı kaynatmıyor mu?
Aslında çok söze ne gerek var;
Ah corana!
Küçücük bünyenle ne ne işler yapıyorsun,
Kendinden milyarlarca büyük büyük insanı nasıl da yıkıyorsun,
Göğüsleri nasıl daraltıyor; nefesleri nasıl tıkıyorsun?
Hüküm sürersin belki bir anlık,
Yaşlılar, hiç çıkmayın oturun evinizde !
Hava dışarda güzel,günlük güneşlik lakin;
Kahrolası bir coranavirüs var çevrenizde
Dev ağaçların gölgesi
Boylarının yarısı
Pek cüce.
Bodur ağaçların gölgesi
Boylarının iki katı
Pek yüce.
Yirmi dokuz Ekim’de kuruldu cumhuriyet
Hak etti özgür yaşamayı bu aziz millet.
Rengini al kanımızdan aldı bayrağımız,
Mevla’m tâ ezelden aziz kılmış bu milleti,
Bu millet,tarihinde tatmamış esareti.
Tarih sayfalarına nakşetmiş hürriyeti,
Hürriyet aşkına kurdu bu cumhuriyeti.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!