İnsan için devasa
Evrene göre küçük.
Boynu doğuştan bükük
Ey günahkar gezegen.
Böyle başın dumanlı
Ne güzelmiş eskiden arabayla gezinmek
Sevdiklerini görmek için
Seyahat etmek.
Ne güzelmiş eskiden
Yağmur çamur kar demeden
Uzun yollar kat etmek.
Hiç bitmezdi geceler
Dışarıda diz boyu kar
Adeta ölüm sessizliği
Uyur uyur uyanırdık
Yine de sabaha çok var.
Ne soğuk yatağa girmek kolaydı
Uzandım Bebekten Arnavutköye
Eski koruda dolaştım biraz.
Yine kirliydi gök toprak boğaz
Gördüm yaşıyordu hala o kiraz.
Titredi dalları üzgündü sanki
Henüz ilkokulda küçük çocuğum
Ne de uzun sürerdi o yıllarda yolculuğum.
Rize Ardeşen arası üç uzun saat
Oysa taş çatlasa 60 kilometre.
O yılları bilmeyene gel de anlat.
Pek çok tehlike barındıran
Biri, anasız babasız, beş parasız okumuştu,
Diğeriyse varsıl bir ailede keyfince büyümüştü.
Günlerden bir gün öğle sonrası
Hatıralarıyla baş başa kaldılar,
Yorgun yüreklerinin heyecanıyla,
kim kaldı geride bunca zamanda
en çok sevilenler bir hayal oldu.
uzun denen ömür geçti bir anda
sevda çiçekleri zamansız soldu.
yılları beklerken günü unuttuk
Bir tatil yolculuğu öncesiydi.
Bakamadıkları için bir komşum
Sahiplenmem için teklifte bulunmuştu bana.
Öyle masum ve ürkek bakıyordu ki
Gönlüm elvermedi gitmesine bir başkasına.
Tereddütsüz sahiplenip garip adını takmıştım ona.
Milyarlarca canlının doğduğu ve öldüğü
Bir garip gezegen dünya.
Her din bir başka açıklar bu döngüyü
Her varsayım başka.
Canlı, ölü, fosil hatta ruh
Her ne varsa bilinmeyen
Bir bilseniz dostlar ne çok şey bizim
Bağdaş kurup çöktüğümüz fakir odalar,
Tok oturup aç kalkılan zengin sofralar
Çöplükte aranan ekmekler bizim.
Aynı kapta buluşan yoksulluğumuz



-
Ahmet Emer
Tüm YorumlarSayın Kemal Bey, Ne mutlu bu şiiri yazdığınız kişiye.Ne mutlu böyle sevebilene.Yüreğine sağlık.Kutlarım.