Sanma ki unuturum, buralardan giderken
Geçmişin her anını, hep seninle yaşarım
Kaybetmedim umudu, güzel günler beklerken
Kavuşmanın derdiyle, karlı dağlar aşarım
Acısı yüreğimde hasretliği çekerken
Gündüzün gözünde, sanma yar'dan kaçarım
Utancımdan çaresizce naçarım
Kalabalık içinde, sözü her an saçtıkça
Göz altından gizli gizli baktıkça
Belayı davet edip, sanki kucak açarım
*
Sanmayın ki yiğitler yaralı aslan yerde
Düşse de başı yere bayrağı tutar gökte
İçmeye yemin etti şahadet şerbetini
Bilsen yer gök inliyor şehitler Allah diye
Almış kurşun yarası yürek asla sarsılmaz
Şan Şöhret
Şanı şöhreti düşünme dünyalık işidir
Ahiret kapısından girmez asla içeri
Gittiğin yola inan ki diyesin Hakk birdir
Yapacağın gazalar hep ilimi içerir
Sarılalım hep birlikte
Her yanım kitap dolu
Sanki bir deryada yüzüyorum
Yeryüzünün altından üstüne, her konuda
Her telden nameler
Akıl terinin, döküldüğü yerdeyim
Sarılmak istiyorum toprak sana
Ne de güzel kokuyor anlatsana
Yayıldı, havaya, suya, toprağa
Bu koku gelir benim babamdan da
Yer altında, sanki bomba patlıyor
Sarı Saçlar
Sarı saçlar düşmüş gözün önüne
Söyle derdi bende özü bileyim
Sine'yi kavuran narın közüne
Düşmüs gülü bende çekip seveyim
Şarkılı türkülü günlere daldı
Unuttu dünyanın yalan olduğu
Tozpembe hayale gönlünü saldı
Ömrünü dünyada talan edersin
Sazlar çalınınca kendinden geçti
Şaşırıp da kula kulluk edenler
Niye bilmez üryan gelip gideni
Gerçek değil hayal ile gezenler
Küçük görür, hak yolunda gideni
Şu dünya geniştir bilsen hikmeti
Yıllar oldu sen gideli buradan
Zemherinin soğuğunda kavruldum
Ömrüm geçer sevdan geçmez aklımdan
Rüzgar esse her bir yana savruldum
Gönül ister sevdan ile sözünü




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!