İsmet Barlıoğlu Şiirleri - Şair İsmet Ba ...

İsmet Barlıoğlu

Saçının parıltısı
Sanki altın sarısı,
Sen bir ceylan yavrusu,
Ben su içtiğin ırmak.

Yüzün aydan alınmış,

Devamını Oku
İsmet Barlıoğlu

Ne hale geldiğinden haberdar değilim yüreğimin,
Aklımın-fikrimin nerede olduğundan haberdar değilim;
Seleyi suya, varlığımı sele vermişim,
Selleri sellere katmışım,
Tufanlar içindeyim,
Ayak basacak yerim kalmamış yerler içinde,

Devamını Oku
İsmet Barlıoğlu

Ne mektup gönder bana, ne de bir mektup bekle,
Acaba yıllar yılı çektiğim yetmedi mi?
Süsledim hayalini sırmalarla, ipekle,
En sonunda tükendim, hoşuna gitmedi mi?

Sana zorla bağlayıp eza ettim kalbime,

Devamını Oku
İsmet Barlıoğlu

Aşkı hayal sanırdım, boş bir masal sanırdım,
Seni gülerken görüp o an inandım aşka.
En güzel gülde bile tebessüm aranırdım,
Seni gülerken görüp o an inandım aşka.

Melekleşmiş mermerler gördüm ömür boyunca,

Devamını Oku
İsmet Barlıoğlu

Lokmasını yutamadı. Boşu boşuna çiğnedi, çiğnedi, çiğnedi. Ağzında büyüyordu. Büyüdükçe büyüyordu. Sanki dev bir el, ağzından içeri zehirli bir el sokmuştu. Taş gibi bir kütle. Küf kokan, yosun kokan, toprak kokan bir kütle. Bardağın arta kalmış olan klorlu suyundan bir yudum aldı. Lokması boğazında biryerleri zorlayıp acıtarak aşağı indi. Yavaşça yerinden kalktı, odadan bir bohça getirdi., ayni yere oturdu ve bohçayı açtı. Bez parçalarının arasından her ikisinin de burunları delik bir çift erkek çorabı çıkararak iğneye iplik geçirip dikmeye başladı. Gözyaşlarını koluyla siliyor, siliyordu. Yüzüne kadınlarda pek görülmeyen sert, dolgun, katı ve gergin bir ifade gelmişti.
Çorapları dikti, bitirdi ve katlayıp yavaşça masanın üzerine bıraktı. Lavaboda mürekkeple boyalı kurumuş kınnapı aldı. Avucundaki balmumu parçasıyla kınnapı boydan boya ve sıkı sıkıya mumladı. Sonra eşinin ayakkabısından çıkardığı bağla ipi ölçtü. Bundan iki boy kesti. Bağ yerine ayakkabılara taktı. Ayakkabıları eski bir bezle silip kapı dibine bıraktı. Lavabo musluğunu çok hafif açarak elini-yüzünü tekrar yıkadı.
Genç kadın saat onikiye doğru kocasına yavaşça seslendi:
- Kubi… Kubi… Uyanır mısın, Kubicik… Az uyudun ama sınava yetişemezsin sonra.
Eşi battaniyeyi sırtından açıp başını masadan kaldırdı. Genç adamın üzerine yattığı sağ yanağında şakağına kadar derin ve nakışlı bir çizgi vardı.
- Kubi. Kendi kendine işkence ediyorsun. Divanda yatsaydın uyandıramaz mıyım? Daha rahat ederdin.

Devamını Oku
İsmet Barlıoğlu

Sevdinmi birini candan, yürekten
Aklın maklın kalmaz, ten sarhoşlanır,
Asılacak olsan değer vermezsin,
Son solukta bile can sarhoşlanır.

Sanırsın bulutlar ipek mendildir,

Devamını Oku
İsmet Barlıoğlu

Kapadım kapılarımı seslere, bir büyük sensizlikte,
Güneşlerim sessiz dopuyor, sessiz başlıyor günüm,
Deniz sessiz dokunuyor sabahlara,
Dalgalar kumsalları sessizce kucaklıyor,
Martılar sessizce çırpıyor bembeyaz kanatlarını,
Rüzgar sessiz esiyor,

Devamını Oku
İsmet Barlıoğlu

Dere olur, su olmaz ya,
En bulunan bulunmaz ya,
Seraplara varılmaz ya;
Yerin işte öyle belli.

Gezindiğin bahçe bomboş,

Devamını Oku
İsmet Barlıoğlu

Yıldızlara dönüp bak,
Yüzün gibi pasparlak,
Mehtap altın yuvarlak
O güzel gözlerinde.

Değme saçın savrulsun,

Devamını Oku
İsmet Barlıoğlu

Korkma; yaşlanmazsın,
Varsın geçedursun zaman üzerinden,
Varsın sabahlar, akşamlar,
Yeni aylar, yeni yıllar olsun,
Bende bu yürek var ya, bu yürek,
Ben seni sürekli genç tutarım işte bu yüreğimde,

Devamını Oku