Gözlerimin yaşı dizime iner
İnan, ağlamaya bir utanmasam;
Zavallı yüreğim yanar mı böyle
Sana var gücümle sevdalanmasam?
Bir ömür boyudur ağlar inlerim,
Dokurken bak tezgaha;
Gözün dolası olur.
O beyaz bez sabaha
Kefen olası olur.
Bir gün kırılır dallar,
Bulutlardan güzel neyi var göğün?
Çöle hayat veren bulut gibisin.
Varsın zincirlerim olsun kördüğüm,
Zincir karetmeyen umut gibisin.
Varlığın kırları süsleyen çimen,
Kapadım kapılarımı seslere, bir büyük sensizlikte,
Güneşlerim sessiz dopuyor, sessiz başlıyor günüm,
Deniz sessiz dokunuyor sabahlara,
Dalgalar kumsalları sessizce kucaklıyor,
Martılar sessizce çırpıyor bembeyaz kanatlarını,
Rüzgar sessiz esiyor,
Sevdinmi birini candan, yürekten
Aklın maklın kalmaz, ten sarhoşlanır,
Asılacak olsan değer vermezsin,
Son solukta bile can sarhoşlanır.
Sanırsın bulutlar ipek mendildir,
Ne bir soluk resmin kaldı elimde,
Ne de gözlerinden bir beklediğim.
Bir ömür boyudur senin peşinde
Yetmiyor mu bunca sürüklendiğim?
Anılar sonbahar yaprağı gibi,
Güya biz seninle rüyalardaydık,
Hasret bitecekti uykuyla birlik.
Ne biçim pespembe hülyalardaydık,
Hasretler içinde gerçeğe girdik.
Verseydin elini benim elime,
El açıp inleyip dizler çökerek
Yalvardım Tanrı 'ya candan, gizlice,
Diliyorum her gün yaşlar dökerek
Bitip tükenmesin Tanrı 'm bu gece.
Yarın alacaklar seni elimden,
Yapılan her tablo noksan kalacak
Islak kumsallarda biz olmayınca.
Ressam noksanını nerden bilecek
Sevdadan anlayan göz olmayınca.
Ayak izlerimiz kalmış sahipsiz,
Her gün ateşlere atılıp duruyorum mancınıklarla
Nemrud elinde İbrahim Peygamber gibi,
Yüreğim ateşler, alevler arasında,
Bedenim püryan olmuş,
O Peygamber ‘dir, yanmamış, ben yanıyorum,
Kapanmaz yara olmuşum bir büyük karasevdada,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!