Üşüse ellerim, ellerinde ısınır.
Bakışlarım bakışlarına değdiği an;
Saniyeler durur sanki, işlemez zaman.
Üşüse ellerim, ellerinde ısınır...
Hayat zindandır, duymasam tatlı sesini
Hadi Mûsa'lar,
Tûr'a çıkar gibi
Rabbe kavuşun.
Hadi İbrahimler,
Ateşe düşer gibi
Berd ü selam bulun
Bir bilinmez zaman ve bir bilinmez mekanda;
Sessiz sadâsız gelir çatar ölüm.
Davet var, 'Hadi gel' dendiği anda;
Diyebilmekte marifet, 'Tekmil tamam, geliyorum! '
20.08.2003
Yıllar var ki gözlerimiz hiç bahar görmedi
Zalam zalam üstüne.. bir kez nehar görmedi
Dili bağlı, suskun yıllarca bu asil millet
Ne perişan haldir bu, ne onulmaz bir illet
Özledim Seni Efendim, billahi özledim
Bir kez gelsen rüyama n’olur
Haddi aştı gayrı inan ki hasretim
Bir kez ersem visâle.. en büyük onur.
Şöyle bir uzaktan, n’olurdu selam versen
*Gözyaşlarımla yıkasam ayaklarını...
Yıllar geçti, nerdesin?
Gözümüz yaşla doldu.
Bu hasret artık dinsin,
Hicran çekilmez oldu.
Tadı yok memleketten uzak bayramın
Hasretiyim ruhumu okşayan sesine, ana-babamın
Gönül, şen çocuklar gibi koşmak isterdi
Bir şefkatli el değip başına, coşmak isterdi
Çok uğraştım, gör ki; unutmak imkânım olmadı
Saniyeler düşman mı? Zaman, yarânım olmadı
Zehirli hançer mi inen? Yaktı hicran acısı
Gel de gör! Perişan eyledi ayrılık sancısı
Yine yalnız yürürüm kaldırımlarda,
Bir tek ayak sesim duyulur art arda.
Ne bu, ses sadâ yok.. hayalet şehirde miyim?
Nerdesiniz ey? ! Kimse sesim duymaz mı?
Yandım hayli zamandır, çektiğim az mı?
Üşüyorum dostlar üşüyorum, ellerim titrek
Her bir hâli bin zemheri, şu yerden çekip gitsek...
-2001-
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!