Nefsim, niye sonu gelmez arzulardan usanmaz
Zevkler, ruha inen azap, niye hâlâ uslanmaz
-2000-
*Annem ve Babama...
Gurbet,
Sevginizi perçinledi yüreğime
Hasret,
Bir ok gibi indi sineme
Geç farkettim size olan sevgimi
Vahşi mağrur kır çiçeğim
Bir bakışınla yüreğimi erittin
Hasretten yanar da inlerim
Bir endam, bir gülüş.. çekip gittin...
-2000-
Hasretin düştü yüreğime, anne
Oturup ağladım bir kenarda.
Hâlimi, kim nerden bile?
Yandıkça yandım kimsesiz diyarda...
Özledim köyümü, memleketimi;
Yazdı, karalayıp durdu da herşey kaldı müsveddede
Zaman geçti artık, önemi yok, kalsak da bir gitsek de...
-2000-
Bir bilsem, o bakışlar ardında ne manalar gizli
Bazen dalıp gittiğin âlem, Kaf Dağı kadar gizemli
Derin bakışların, sanki hedefe kilitlenmiş ok gibi
Bilmem ama, bu câzibeden kurtuluş yok gibi
Yâdın düşmez dilimden, Efendim, zaman geçse de
Her yanda hatıralar, bana seni hatırlatır
Bir yanık sevdadır tutuşur sinemde
Sensiz, renkler kararır; hayat zindandır
Gel de ey yâr, gönlümde
O sönmez ateşi tutuştur.
Uzat ellerini; ellerime,
Solmaz gülleri tutuştur...
(2000)
Zaman, eskisi gibi değil; dönmekte çark
Değişti herşey, değişenler mâzinin sayfasında
Ne övünmek, ne de duyulan hasret.. faydasız.
Âtiye yön verebilmekte şimdi marifet
Zaman, eskisi gibi değil; dönmekte çark...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!