Söz pazarında sattım eski derdi,
Gönül bir sır kervanıdır, yükü yâr.
Sevda dediğin bir ilahi merdi,
Dilde her dem taze kalır bu bahar.
Bir ela göz yaktı gönül ocağım
Kurudu dallarım, soldu bucağım
Yok başka sığınak, son bir durağım
Alev alev sevdan, o közü bende.
Gönüller Sultanı: Peygamber Efendimize (S.A.V.)...
Gönüllere doğan, bir nurlu güneşsin,
Âlemlere rahmet, bulunmaz bir eşsin,
Cehaleti yakan, sönmeyen ateşsin,
Kalplere can katan, en güzel rahmetsin.
Dertlerin yükü, çökmüş omuza,
Hayallerim hep, kaldı ayaza,
Yüzüm dönmüyor, bahara yaza,
Benim her günüm, sanki hazanım.
Gönül perden açılır, o an nura kavuşur,
Her sır Hakk’a saçılır, kalp huzura kavuşur.
Gaflet derya saçılır, nefsin bağı savuşur,
Kalp aşk ile seçilir, Hak nurunda yoğrulur.
Gönül terazisi şaşmış, tartmıyor,
Haksızlık dağ gibi göğe gitmiyor.
Doğruluk kefesi artık artmıyor,
Zalimin gölgesi iner özüne.
Şafak söker gece yırtar postunu,
Güneş giyer bulutların üstünü,
Kimse bilmez gariplerin kastını,
Umutlar tarlada bir hayal olur.
Gözlerim uzağa, dalar bir zaman
Kalmadı dizimde, derman ve aman
Savruldum rüzgârda, kuruyan saman
Seni unutması, çok zormuş gibi.
Bir güzelin, aşkı yaktı özümü,
Unutturdu, bana doğru sözümü.
Hasretinle, yumar oldum gözümü,
Diyar diyar, viran eyler sevdana.
Gözlerin göl, kirpiğin ok, kaşın yay,
Bir yolcuyum, menzilimi sormuşum,
Gönül denen bu han içre durmuşum,
İki sesle her gece yoğrulmuşum,
Biri "haydi", biri "geri dön" diyor.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!