Öyle bir andı ki,hiç bilmediğim,
Böylesini dünyada hiç görmediğim,
Öyle bir bakış ki sıcacık çocuk gibi,
Masum ve öyle derin samimiydi gözleri.
Nutkum tutuluyor ah konuşamıyorum!
Sekiz köşeli kasketinin altındaki
alnından....
Tevâzu ile bağrı yanık,kara toprak
Gönlünden öpüyorum babam!
Yüreğinin aleme bakan,
Kan bağından öpüyorum babam!
Ben sana
Ömrüm dediğim
Gün ölmeyi seçtim;
Bu yüzden açamıyorum
Gözlerimi aşka
Biliyor musun?
Her lakırdın şu gönlümü hoş eder;
Mest eder benliğimi bir hoş eder.
Gül çehren açtırıyor gamzelerini,
Salar aşka beni bir Mecnun eder.
İstemem başka kimseyi görsem bile,
Nemrut'un ateşi tutuşturur güzelim bizi;
Gökyüzünün çatısının,yıldızların altında.
Bir çift yanık yüreğiz ikimiz güzelim;
Sevdayı devşiririz coşkun bağrımızda.
Bazen Asi'nin başından kopan fırtına;
Yahut Firat'ın kolllarında çağlayan...
Bir fincan anının
Kırk yıl
Damakta kalan,
Her güzelliğiyle
Yaşanan,
Yüreğine sarılan,
Fenerin ışıkları yanıyor limanda,
Parlıyor gözleri ışıl ışıl aynı senin gibi,
Düşüyor kırılıp,kıvrılarak denizin yüzüne
Yosunlu kumlar sarılıyor topuklarıma...
Ve ellerimin arası keskin midye kokuyor,
Denizin tuzunun kokusu geliyor burnuma...
Duman sardı başımı yâr önümü göremem.
Kapkaranlık yollarım ben yanına gelemem.
Doğmuyor güneşim tan yerini bulamam.
Göz göz oldu ciğerim derdi gamı çekemem!
Felek attı pususunu kırdı yine belimden;
Sınandı o gece aşkın aleviyle peri,
Sarnıçlar renk cümbüşüydü gece
Oynaşıyordu gözünde.
Duvarlardan usulcacık sarkarken
Buzulları eriyordu gece de.
Kalp sandığı kilitliydi halbuki
Hayatta yarım yamalak
Yitmiş kaybolmuş gibiyim
Geçmiş anıların içinde
Bir tanem silinmiş gibiyim.
Öyle duru ve öyle çok
Ağzımızın tadı, huzurumuz, ruh sağlığımız bozulmadan, iyi bir bayram geçirmemiz dileği ile, sevgiler, selamlar...
Sağlık, esenlik ve 2024'ü aratmayan bir yıl dilerim,
Sevgi, saygı, muhabbetle...
Bayramınızı kutlarım efendim