Her sala sonrası bir kıvılcım,
Kocaman bir boşluk oluşur kafamda.
Herkes bir gün gider,
O fâni gençliğimden kalan çağımda.
Ateşe gönlümü attın da gittin,
Her şey için çok geç;
Deli bir âşık gibi bakma.
Uzaklara, çok uzaklara
Gitme isteği uyandırıyorsun sol tarafıma.
Kalp ritimlerim değişiyor;
Ak düşen gölgene dahi hasretim,
Ardından bakarken lal olur dilim.
Varlığından uzakta erir mazim,
Ah etsem de içimde kalanlara;
Zaman geçse de dinmez ki bu yara.
Bin bir çığlık içime çöktü birden,
Kalbimden yara düştü üstüne, hey.
Kurak kalbe her gece göçtü birden,
Neyden binlerce hece sessizce, hey.
Ezgiler düğümlendi boğazıma,
Nasıl da el sallıyor kış,
Kasvetli soğuk yüzüyle.
Bitecek bu gölge oyunu,
Tükenecek öyle veya böyle.
Dışarıda yağmur kokusu,
Bugün Şubat ayında alelade bir pazar;
Dışarıda hafif bir rüzgâr savuruyor insanları.
Dalında kalan son yapraklar uçuşuyor havada;
Gözümden geçiyor sanki hayatın son yaşananları.
Elimde şekersiz, acımtırak bir bardak çay;
Zaman, en ürpertici nağmeleriyle
Esiyor sonbahar akşamlarında.
Yaşanmamış hatıralar kanatır,
Nicedir söylenmemiş mısraları.
Esirgediğin acının yüzü gözlerinde,
Pembe hülyalarda sevgimi anlatır.
Her şey bir hayal gibi geçti üzerimden.
Üç nefeslikmiş bütün hayatım.
Birisi hatıralara gömüldü, dünde kaldı.
Birisi içimde, diğerine gider, koşar adım.
Üç nefesin bütün hikâyesi ben.
An an günler ayların ardında,
Zemheride ayazlı geceler ise yılların.
Alev gibi özlemin çöker yüreğime,
İzi kalır, çizgilerin kalınlaşır durmaksızın.
Bölük pörçük ihtiyarlatırsın bedenimi,
Kalbimde eski ezgiler,
Yankılanır sessizce.
Bir hayalin ucundayım,
Tutunamam hiç kimseye.
Her adımda bir veda,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!