Kim ağlarki benim şu garip halıma
Bülbül beklerken baykuş kondu dalıma
Taşlar dayanırmı benim bu ahu zarıma
Cananı beklerken can uçtu elimden
Beklentim kalamadı ki kalan ömrümden
Dört yanımı sarsa da o sisli anılar
Ama illede benim gözüm seni arar
Ondan ben dertliyim mahzunum bu aralar
Kimse bilmez ki içim yanar yürek kanar
Bıraktığım yerde belki durursun diye
Bazen bana ürkek adam diyorlar
diyorlarda nedenin bilmiyorlar.
sonu hüsran sevdalardan,
dönüşü olmayan vedalardan ürkmüşüm
sırtımdan aldığımda yarayı
dost görünen düşmandan ürkmüşüm
Güvenme tacına tahtına
Şükür de ne varsa bahtına
Feleğin rahvan kır atına
Bir bakmışsın binip gitmişsin
Ne alim evliyalar gelip gitmiş
İşte sana hasret geçiyor her sene
Anladım ki bu yılda sensizim yine
Hangi seven kavuştu ki sevdiğine
Belki umut olur diye bir mum yaktım
Sensiz kıştayım yaz görmedim ömrümde
Yıllaca diz dize göz göze durduk
Ne hikmetse aşk kitabını yaktık
Mutluluk uzaklarda kaldı artık
Sana hasret benim yayla kokulum
Hayalimin nazlı güzel gelini
Duvarlara asarlar eskimiş bir resmimi
Toprağa bırakırlar yara görmüş cismimi
Belki pişmanlık başlar görse taşta ismimi
Kalacaklarmış gibi sansın bu ’âdemoğlu’
Belki çok yorulmuştun belki hayır dönüşün
İçimde açtığın yara nasırdır
Gittiğinden beri günler asırdır
Diliyorum seni gelmezsin ama
Yüreğim dert hanı yerde hasırdır
Üzerime düşmüş firak gölgesi
Başım ellerimde düşündüm her gün
Dünyamı yıkmadım desem yalandır
Yaşarmı anası yavrudan sürgün
Bulmaya çıkmadım desem yalandır
Boğuldum annem ben hasret selinde
Güzelliğin geçer mevsim dolunca
Vakitsiz solunca gülün anlarsın
Karanlık ürkütür gece olunca
Çıkmaza varınca yolun anlarsın
Bir vadesi vardır canlı cansızın
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!