Derya Kızılgöz Şiirleri - Şair Derya Kız ...

Derya Kızılgöz

Kınında sabrını bileyen bıçak
Keskin öykünmelerden gelen zahmetin bileği
Kan akıtmadan sulanan toprak
Yeşerecek gözyaşıyla

Ağıtlar

Devamını Oku
Derya Kızılgöz

Pandoranın sandığı saklı

Peşine düşen yüz binler

Solurken havasını

Devamını Oku
Derya Kızılgöz


Sanatın ehli tamı, ustamdır kalem tutan
Nabzında atan yurdun kanı
Azim ve irade soluyan göğsünde
Hür nefes
Başeğmez dağ burçlarından

Devamını Oku
Derya Kızılgöz

Tanınmamış duyguların
Kanımızda kaynayan
Huyunu
Suya harcamışız
Balıklara yetirmek için
Nehirler selamlamış coşkunlukla

Devamını Oku
Derya Kızılgöz

Beni tutma
Yanarsın gazabımdan
Kor düşürdüğün
Yürek yerimde
Kül düşene kadar

Devamını Oku
Derya Kızılgöz

Uçmaya kanatlanınca
Huylandırır esintisi
Gizli iş çevirenleri

Kafeslemek içindir tuzaklar, yemler
Oyuna gelmeyeceksin

Devamını Oku
Derya Kızılgöz

Bazen uzun

Upuzundur gün

Yıl sayılır

Devamını Oku
Derya Kızılgöz

Bütün tümceleri sevmek için
Kağıt kalem masada
Öyle sessizce
Eksilirken duruşundan
Issızlığı kovaladım satır satır
İzdihamından caydım

Devamını Oku
Derya Kızılgöz

Kalbin bitimsiz okyanuslarında
Kürek çekmeyi sürdürmekti yaşamak
Nefes
Sağır sessizliğe
Ne çok şey anlatırdı
Dinlemek için sustuk

Devamını Oku
Derya Kızılgöz

Öncelikle, uygar bir dünyanın düşün, bilim, sanat alanında hissiyat geliştiren daimi bir üyesi olmaktan onur duyduğumu belirtmek isterim. Cumhuriyetin yüzüncü yılını karşıladığımız günlerde kalbim en sade ve saf hallerini kuşanıp dünyanın en cefakar ve vefalı insanlarını selamlamakla meşgul. Suskunluğun bunca yakıştığı tarihi devirlerde pek az görülmüştür. Gönülleri heyecanla dolduran hatıralar ebedidir. Türkiye Cumhuriyeti ülkemizde bireysel çabanın ürünü gibi algılanan pek çok mesele aslında toplumsal bütünleşmenin sonucudur. Derinlerde bir yerlerde bütünüz. Yeniden insan insana olacağımız günlere olan inancımdan zerre kadar eksilmediği için hal böyle. Savaşgan değilim. Barış insanları efsanedir. Destan gibi yaşamaya çalışır ve şiir çeker. Düş ile gerçek arasındaki hayal perdesindedir. Yörüngesinden çıkmış ve yön değiştirmiş yaşantının kaydını tutmakla mükellef; iyiliğin, doğruluğun ve adaletin bel kemiği vicdanı hatırlatmakla meşguldür.
Yüreğimizin yettiğince kalem tutarız. Mesleki seziş her zaman rehber olduğu için yazan el ve okuyan birdir. Bir nebze de olsa ulaşabilmişsek sözlerimizle yüreğinize ,ne mutlu bize.

Devamını Oku