Pandoranın sandığı saklı
Peşine düşen yüz binler
Solurken havasını
Yakınsak ağacın yapraklarında
Can damlaları birikiyor
Çiğ diye
Doğanın belleğinde
Gizdir
Sanatın ehli tamı, ustamdır kalem tutan
Nabzında atan yurdun kanı
Azim ve irade soluyan göğsünde
Hür nefes
Başeğmez dağ burçlarından
Tanınmamış duyguların
Kanımızda kaynayan
Huyunu
Suya harcamışız
Balıklara yetirmek için
Nehirler selamlamış coşkunlukla
Beni tutma
Yanarsın gazabımdan
Kor düşürdüğün
Yürek yerimde
Kül düşene kadar
Gönül topraklarımız üzerinde kurulup göçenlerden
Binlerce medeniyetten arda kalan izlerden
Evveliyatı olanın yarınını görmek mümkündür
O ki
Kalp otağımıza kurulu tüm zamanlardan çağrılı olan
Uçmaya kanatlanınca
Huylandırır esintisi
Gizli iş çevirenleri
Kafeslemek içindir tuzaklar, yemler
Oyuna gelmeyeceksin
Usulca açıldı kapısı sabahın
Ve yıldızlarla tutturulmuş gecenin saçları
Ağarıyordu




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!