Veda hükmünde kayda geçenlerin
Zaman tutsağı olduğuna dair temsilin
Vaktini uğulduyor rüzgar
Çengellere asılı ereklerin
Sesleri duyuluyor
Birbirine çarptıkça
Çanakta pişen aşın lezzeti
Odun harında dem
Göçebeye sunulan konuk hürmeti
Harda demlenen aş
Toprak koynunda can emen
36
Varlığa köz olan umutların harında demlenen düşlerdir aslında
Hayata ne zaman sıcak baksam
Buz tutuyor gözlerim
Ne vakit ılık bir rüzgar esse
Güz oluyor ansızın
Gittiler
Vaktin yetesi olmuştu belli ki
Korunacaktan çıkıp
Sönük bir kandil bıraktılar geride
Hislenmişti civarlar
Bilemezdim yokluğunun bu kadar ölümcül olduğunu
Ve binlerce bıçak gibi saplanacağını içime
Her günüm katran karası gibi bulaşırken üstüme
Gözlerin gelir aklıma
..... Yaşındaki bir çocuğun
Anladığı kadar anlıyorum
Savaşmak sözcüğünü
Yoksul olmanın
Gereksindiğini alamamak olduğunu
Ve haksızlığın doğarken getirilmediğini
Kırmızı
Her şey kırmızı
Ve şahit olamayacak kadar meşgul
Belleklere çizilen
Anlar kırmızı
Gayrete geleni devindirmekse gayesi
Sabahın
Sen oradan bak yarınlara
Haydi uyan
Gün doğruldu yerinden
Düş peşine
Sularda çizgi
Kaf dağının erinci
Köpüklü kıyılarda
Tarla arklarında
Ova yüzünde dere, çay
Vadiler boyu ırmak




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!