Hiç terk etmeyen,
salkım saçak,
üzüm zamanlara dağıtılmış bir sevginin izleri bu.
Şimdi,
tökezlemiş bir dil altı öfkenin,
yorgun,
Sen varken,
Beni kabullenmemiş sözcükler birikti dağarcığımda.
Onlardan öğrendim yok hükmünde sayılmanın anlamını..
Ne şehirlerden geçtim burcu burcu sen koktun,
Oysa içinde hem çoktun hem yoktun..
Gözlerimde ilkbahar yoksulluğu,
Zemheri ayazına tutulmuş bir karakış mı,
hüzün kirpiklerinde asılı bir hazan mı
belli değil.
Sormayın, bir sevgili
Ki o;
Kalmak;
sevmenin acemiliğinde,
tutkunun eşliğinde,
özlenesi,
sımsıcak ipeksi dokunuş.
Öncesi;
Öznesi ben olan bir aşka yönelmiş olumlu bir yüklemdin.
Gel zaman git zaman,
görüldü ki sonrası;
sen yanıtı bilinmeyen bir soru işareti,
bense yükleme tutkun, şaşkın bir ünlemdim..
Öyle tozlu,
öylesine kırık döküksün ki hayat,
çökelen tortuların kuruttu içimin nehirlerini..
Tam da sen ben yok artık biz varız derken,
kapıyı çalan o ayrılık anı.
Mevsimidir şimdi,
ahh aldanmışlığın en güzel zamanı.
Boşuna tasalanıyorsun.
Öyle uzaksın ki artık!..
Şimdi ben,
sana gurbetim, kendime sürgün..
Vurgun yedim yüreğinden.
Sürgünde bir yaban artık son deminde şiirlerim..




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!