Ben sana nasıl bakayım,
Herkes gibi ,
Herkesin baktığı yerden ?
Oysa ki yanı başındayım.
Dem vursan biraz kederden,
İnecekmiş gibi hemen,
Kendini özgür mü sanıyorsun uçunca ?
Sonunda yine ona konuyorsun,
Görmüyor musun ?
Durup durup gökyüzüne bakınca,
Onun gözlerine bakıyorsun,
Bilmiyor musun ?
Sonra atlıyorum otobüse ve
Kaçıyorum bu şehirden.
Camdan bakıyorum geride kalanlara ama
Kendi yüzümü görüyorum.
Yollar geçiyor yüzümden,
Yıllar geçiyor.
Artık değil,herkeste görüyor
Yeşilin adı kaldı dudaklarımızda şiirimizde
Ne baharı yeşil artık dünyanın ne özlemi
Filmlerimiz dahi çayır çimen kokmuyor artık
Ya giydiğimiz kazakta yeşil olmasa ne yaparız
Başka türlü yeşilin adı geçer mi muhabbette.
Sonra atlıyorum otobüse ve,
Kaçıyorum bu şehirden.
Camdan bakıyorum geridekilere ama,
Kendi yüzümü görüyorum.
Yollar geçiyor yüzümden ,
Yıllar geçiyor.
Yine gidiyorum,
Yine düşüyorum yollara,
Yüzümdeki çizgiler artıkça artıyor,
Yollardaki çizgiler bitmiyor.
Bin kez pişman olsam gittiğim yoldan
Geri dönmek hiç nasip olmuyor.
Ben de her sabah yalnızlığıma
Kahvaltı hazırlıyorum.
Çok seviyorum yalnızlığımı.
Çayı şekersiz içer masrafsızdır.
Gerekmedikçe konuşmaz,
Hala gerekmedi mesela.
Kahvaltıya başlayacaktım ki,
Kapı çaldı gittim açtım.
"merhaba ben yalnızlık" dedi.
Ben de tam ağızımı açacaktım ki,
Benim ki girdi araya;
"merhaba ben de yalnızlık" dedi.
Ben her sese,
Her kapı gıcırtısına,
Gelmeyen herkese,
Soluk yalnızlığına,
Kahvaltı hazırlayanlardanım.
Dokunmayın,
Sizin hiç yeni hayalleriniz oldu mu ?
Yoksa siz de benim gibi ,
Başkalarının hayallerinde mi boğuldunuz ?
Sizin de kapalı mıydı gökyüzünüz ?
Kırık mıydı kanadınız kolunuz ?




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!