Yitirilmiş ümitler,,
Ne zor, getirmesi geri.
Hani nerede güvenilen dağlar,
Nerede Aslı’n, nerede Kerem’in?
Yıllar hala ne bekler,
Dolacak mı bir ömrün yeri?
Gelişi nasıl bir hayal ise artık
Gidişine de razı gözlerim.
Hiç gelmeyecek bir sevgilinin
Ansızın çekip gitmesi gibi,
Öpülesi ayrılıklar istiyor ruhum.
Sözlerin bir rüzgâr, ruhuma esen,
Ne zaman anlatsam içimde seni,
Bir akşam, bir yağmur, bir nefes olur,
Ve hep sende başlar hikâyemiz.
Sana dönüktür yüzüm,
Dışarıda kar,kış, kıyamet.
Herkes sokakta olurdu sokaklar beyaz.
Gülücük ve mutlu çığlıklar arasında,
Eski,gıcırdayan bir masada elde kalem,
Sığınırdım demli bir çayın sıcağına.
Önü türkçe,arkası tarih olan defterimi,
Şehir güvercinboynu tüller gibi yine
Çeşit çeşit renk renk tüller
Kırmızısı sarısı, yeşili
Her tebessümüme sarı yanıyor,
Her mutluluk fikrine kırmızı
İtaatkâr güzellikler sergiliyor şehir yine.
Sen yoksun,,
Ben kimi seveceğim?
Durup durup düşüdüm her gece her sabah.
Nice renkler ile açan çiçekler gibiydim
Eflatun düşlerimde mor hayallerle,
Umut sarısı bir yalnızlık buldum ya,
Ellerinin beyazlığına sarılıp, öylesine pembe
Rüyalara daldım ya.
Ne gökkuşakları parlayıp söndü,
Sevgisiz onca mevsim,
Soğuk sabahlar,
Tek kişilik kaldırımlarda,
Yalnızlığa doğru adımlarım.
Kapı gıcırtısı değil,
Gözlerini yummuş bir gökyüzü,
Sevince mutluluğu arkana
Alırım sanma
Alamıyorsun
Yüzün hiç gülmez ise
Sevdadan yana
Dertlere ilgisiz
Ne banka soydum.
Ne adam vurdum.
Boşluğunda savruldum.
Yokluğunda durdum.
Suçum sensizlik mi benim?




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!