Beni görmeyen gözlerinde boğulmak
Samimiyetten uzak sözlerinde sevgi kırıntısı aramak
Gitmelere nazır ayaklarına pranga olmak
En ufak dokunuşunda deprem deprem savrulmak
Nasıl bir his bilir misin…?
Nereden bileceksin.
artık söylediğin yalanlar yüreğime battı...
şimdilerde senin için yazdığım şiirlerim yaslı...
ve tüm mısralarım sancılı...
senin için yazan kalemim ağlamaklı...
yazdığım kağıtların kalmadı beyazlığı...
anlamadım yüzsüzlüğünden neden aynalar çatlamadı...
Yaralarımı s'aklamaya çalıştıkça,
uykusu kaçıyor kelimelerin.
tepe taklak hasretine d'üşüyorum.
lanetli bir masal kahramanından farksızım sayende.
hangi yana dönsem mutluluğu ıskalıyorum.
ne zaman yollarına sıralansam,
ıslak kirpiklerini usulca aralayıp
bir sonbahar yaprağının yalnızlığını taradı saçların da kadın
yüreğini aynalara fırlatıp
oysa ne çok gitmek isterdi kendinden
kaç göz yaşı damlasını daha sürmeliydi
dudakların da ki son gülüşün kırıntılarına
Sensizim ya
Yasaklanan tüm şarkılar inadına çalıyor; olmayışına
Bir sır perdesi çöküyor nedensiz gidişine,
Titrek ellerim,ürkek gözlerim,yorgun ayaklarım ve kısık sesim
Son noktayı koyuyor bitişime.
Nihavent makamında ne kadar nota varsa kifayetsiz kalıyor bu ayrılığa
Yokluğundan kalın kalın hırkalar ördüm üzerime
Hayalinden koca koca portreler çizdim yüreğimin baş köşesine
Gülüşündeki sıcaklıkla ısınıyorum her üşüdüğümde
Sana yazdığım şiirleri asıyorum odamın sensiz köşesine
Hiç bir gözü eş tutmuyorum o buğulu bakışlarına
Yatağımın baş ucuna sesini asıyorum
ne zaman gitmeye kalksam takılı kalıyorum gülüşlerine
senden gitmek gelmiyor içimden
sesine takılıyorum,
yüzüne takılıyorum,
aklıma takılıyorsun sonra
öylece kala kalıyorum....
ilkbahar yağmurları yağıyordur şimdi şehrine
hafif hafif rüzgar okşuyordur saçlarını
bensiz dinlediğin şarkılar sitemli
bensiz okuduğun şiirlerin ucu yanıktır
ıslaktır kaldırımlar
ve aklına her düştüğümde
Sonbahar yaprakları gibi zamanı gelince dökülen gözyaşlarım vardı benim.
Ve ilkbahar yağmurları gibi şiddetini asla kestiremediğim hüzünlerim.
Aklımdan çıkarmaya çalıştıkça akreplerin,yılanların soktuğu,
Yüreğinin derinliklerinde kaybolmak istedikçe ayrılık rüzgarlarının savurduğu.
Benim en beri gelen tarafından dört elle sarıldığım,
Senin en ileri dur yanından el salladığın.
Sevmediğine göre vardır bir bildiğin..!
Kim bilir belki de başka bir sevenin,
Seni benden daha çok seveceğine inandığın,
O yüzden gözyaşlarımı bile umursamadığın.
Oysa ne de güzel bir ömür hayal etmiştim seninle.
Şimdi gel de ayrıldığımızı,duvardaki resimlerimize sen söyle.
Serbest vezin şiirlerin en güçlü ve en güzel kalemi,şairine saygı ve selamlarımı sunuyorum..