Gökyüzün hep mi ağlar sulu sepken
Meltemin keskin midir hançerden
Tan vaktinde kızıla çalan gözlerin
Tomurcuk tomurcuk açan günün
Işığına gelen pervanelerin
Semahında döner gün be gün
Aklım firari
Gönlüm tutsak
Kelepçeli ruhum
Bedenim bana uzak
Çizik plak gibi
Bir naz bir naz,
Hayat bize hep nazlanmakta,
Kader hep işvede nazda,
Gelir elbet şen kahkaha,
Bu ten bu canda var oldukça.
Ne gökyüzünün yaşı diner
Ne de toprak kanar suya,
Gözyaşları, toprağa karışır,
Toprak
Suya…
Adım atmayı öğrenen birbirinden
Çocuk gibiyiz biz ikimiz
Hadi korkma bir adım daha
Zarar gelmez bize bizden asla
Ha cesaret bir adım sen bir adım da ben
Kavuşur elbet bu eller adım adım ilerlerken
Sanma ki fırtınalar dinecek
ve tüm dünya sessizliğe bürünecek
.
Sanırım ki rüzgarlar hız kesecek
ve tüm ayak izlerimiz silinecek.
Bırak geçmişte kalsın
Silgi izli yapraklar
Sen
Yepyeni bir sayfa aç
Dünü düne emanet edip,
Günü yarına ekleyen
Seneler süren bir sürgündü hayatım.
Azat edildim.
Yazdıklarımı hiç yaşamadım.
Yaşadıklarımı ise hiçbir zaman yazamadım.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!