Vele-hu
Bu gice kim dil olup gam-dîde cân endûh-gîn
Göz iderdi girye cân nâle gönül âh u enîn
Dehr sarrâfı niçe dürr zeyn idüp sandukına
Cânâ ‘arakla olmaz o la’l-i müzâb telh
Çog olsa gerçi şerbeti eyler gül-âb telh
Rûyundan ayrılan ‘arak acı gelür bana
Ayrılmag ile gülden olurmış gül-âb telh
Cânına koyar bulsa gönül tîg-i nigârın
Yeg bilür efendi kişi kendüye çıkarın
‘Ârifdür o ki mihrün ile bâgda her subh
Şebnem gibi koyup kadehe yog ide varın
Cemâlün mihri her yirde olurken gün gibi tâli’
Tulû’ itmez benüm külbemde hîç birgün ‘aceb tâli’
Ne kara baht u bed-ahter sitârem var ki zulmetle
Fürûg-ı pertev-i hûrşîd-i rahşâna olur mâni’
Çeşmimün agzında ıslanmazdı gerçi mercümek
Nâfe-veş şimdi hayâl-i hâlün oldı merdümek
Çarh agladur beni gark olur âhir yaşuma
Bu meseldür dostum suda yatar sulu sinek
Hace Çelebi Efendi’ye virilmişdür.
Cevr-i gerdûndan ne pervâ zann-ı düşmenden ne bâk
Himmet-i monlâ-yı dehre hâlüm olursa karîn
Sadr-ı ‘ilm ü şeyh-i İslâm u imâmü’l-müslümîn
Cigerde âteş-i ‘ışkunla yanmış tâze dâgum var
Er ocagı gibi dâyim söyinmez bir çerâgum var
Der-i meyhâne oldı na’l-i bî-pâyân ile sînem
Bu iki çeşm-i pür-hûn-âbdan iki kabâgum var
Cihândan fârigüm gam ‘âleminde hoş demüm vardur
Degişmem on sekiz bin ‘âleme bir ‘âlemüm vardur
N’ola bâzû-yı sa’y-ı gerden-i ümmîde salarsam
Kolumda dâg-ı ‘ışkun gibi hırz-ı a’zamum vardur
Cihân seyl-i fenâ yolında bî-bünyâdmış bildüm
Zemân-ı Nûhdan kalmış harâb-âbâdmış bildüm
Felekden nâlede ney ‘asr elinden zâr ney-şekker
Cihânun dâd u dâli dâdmış feryâdmış bildüm
Cihânun şimdi âhum bâd-pâ reh-vâr ulagıdur
Biri şark u biri garb ana menzil at konagıdur
Çeküp ebrûsına vesme varakdan zer nişân itmiş
O şemşîrün birisi cevheridür biri zâgıdur
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!