Hudutlarım ișgal altında yine,
Peșimde yürür keder,
Önümde ölüm,
Bir adım șașsam,
Ya delirir, ya ölürüm,
Buna rağmen bașıbozuk,
Hangi yere varsam dört duvarım sen,
Yurdum, odam, sigara dumanım sen,
Ne unutmak mümkün senin aşkını,
Ne durdurmak içimdeki taşkını,
Yeniliyorum.
Yine aynı karanlığıyla gece,
Yastığa deviriyorum talihsiz başımı,
Hala içimde binbir keşke,
Yaşayamıyorum yirmidört yaşımı,
Hala bir yanım kırgın soğukluğuna,
Ve dayanılmıyor yokluğuna,
Gönül sofrasına dostlarla geçtim,
Dostların gönlü incesini seçtim,
Sevgi meclisinde canla birleştim,
Birkaç can gardaşım bulunur benim.
Aşktan yana içim bir yangın yeri,
Hayat sana borcum mu var?
Ne bu alacaklı işkencesi
Alacakaranlık kekreliğinde ömür
Neyse, vardır bir sebebi
Hesabı elbet görülür.
Ne yapalım biz hep,
Hep bir kenardaydık,
Bir gün iyiysek,
Birkaç gün dardaydık.
Rast gitmedi işimiz,
Yıllar geçmiș üzerimden, bir anıyım sadece,
Yuva etmiș șuurumda anlamsız bir endișe,
Neden senin bakıșların beni delip geçiyor?
Benim kadar sevecekler diye ödüm kopuyor.
Omzumda bir yük; talihsiz başım,
Sevda ile artık olmaz işim,
Bir yaşamdır, derdine düşmüşüm,
Ne haldeyim diye sorma gülüm.
Her gün kalbimde bu aynı sancı,
İnan bazen çok düşünüyorum,
Şair olmasaydım, unutabilir miydin seni?
Bunu bir sitem olarak algılama,
Ya da tam olarak bir sitem say,
Açıkçası ne olduğu önemli değil,
Hala yanıtlanmamış sorularım var.
Çağın geceleri sabahlara vururken,
Dünyanın ahbapları ebediyen uyurken,
Gel bir hayal kuralım be, durup dururken,
Aklımda gezip duran şu deliye sor hele.
Nedir saadet dünya üstünde, yoksa var mıdır?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!