Demir teller arasında
Tutsak kuşlar
İdam kararı,
Bir çıt sesi,
Kırılan kalem,
Ve sonsuz özgürlüğe kaçış
Daha bahara çok var
Dalların çırılçıplak
Sümbül kokulu dağların
Yeşile bürünecek
Daha umuda çok var
Daha bahara çok var
Dalların çırılçıplak
Sümbül kokulu dağların
Yeşile bürünecek
Daha umuda çok var
Hani bir şiir yazarsın ya nedensiz
Hani bir şarkı geçer ya sahilden
Hani bir yaprak düşer tek başına
Hani bir bebek geçerken eşiği
Ayık kafayla,
Toplayamazken ikiyle ikiyi,
Küçümsediğiniz hayyam,
Şarap ve kadın için
Yaptı yapamadığınız,
Tüm hesapları
Uykusuz geceler zindanlarda
Hurda olmuş gönlüm hezeyanlarda
Not: Bu şiir değildir
Şiir olsaydı sen olurdun içinde...
Şimdi içindesin öyleyse
Artık şiir oldu.
Öğretmenim
Dudakların atesler içinde
Alev almış kiraz tadı
Bıraksam bal damlayacak
bir parça şarap, çikolata kaplı
Öyle saçmalıklar var ki,
Şiir diye okunan
Çöpe bile atamadığım şiirler
Beğeniyorsa birileri,
O zaman neyi atmalıyız çöpe,
Neyi saklamalıyız kelimelerde,
Yeni bir Dumlupınar mıydı Mehmedim türkün
Dün denizin altında, bugün toprak altında
Türk'ün kaderi midir, boyun eğmek
Dik dur Mehmedim, utanma,
Kara kimmiş, ak kim gördüler ya
Yetim hakkı dediğin sedye feda olsun sana
Bir başlangıç lazım, bir hareket,
Doğan Güneş, yeni bir memleket
İkra diyen bir ses, bir adım lazım
İkra, iye başlasın ilk yazım
Big bang olmasa da hayatım,
Kulağına bir müjde çıtlattım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!