Ben bu elden gider isem
Adım kalır
Sanma ki sessizliğim
Ve çaresizliğim
Ardımda kalır
Uyandır içimdeki uyuyan gözlerini
Bırakayım ellerine yerdeki hayallerimi
Bitmeyen bir hasretin çırpınışıdır bu
Bir volkandan sonra nehrin akışıdır bu
Akıp giden sesiyle yırtıcı kuşlardan
Bir gece sessizce yürüdü içimde fayların kırıkları
Ve ellerimi parçaladı bir çocuğunun hıçkırıkları
Her duada yüzlerce delik açsa da ellerim
Yeryüzü siteminde kirlenir ırmaklarım
Gayri layık değilsen gülşene
Ne dikenine dokun ne gülü incit
Bir şarkın, türkün yoksa gönlüne
Ne sözüne dokun ne dili incit
Sönmeyen kordur ayın, yıldızın
karanlıkta önüme çıkan belirsizlik,
adını yazdığım pusula,
tek korktuğum,
hep korktuğum,
sesine koşmak…
istanbul’a benziyorsun,
Kara gözlüm
Hangi ara yüreğime yürüdün
Lal olur dudaklar lal oldu sözler
Ruhumu kör bıçakla ikiye böldün
Bıçak mı hançer mi o kara gözler
Ürkek bir kelebeğin kanadı gibi
Uçuşur ellerin şehirlerimde
Kuşatır her akşam bir rüya gibi
Yürüsem zamanın dehlizlerinde
Sesini saklayan hangi âlemdir
İsli camlar ardında sessiz acılarım vardı
Ömrüm katre katre buhar olur akardı
Neden sonra dağılır ruhum; titrer, üşürüm
Hasretin yangın olur yüreğime dolardı
Gözlerinin sürgünü bahtıma kara kıştı
Saklanır tenhalarda bağrımdaki acılar
Ve sürgün bir okyanusun kalbi kadar
Parelenir sokaklarda ölüm ansızın
Gün gelir gölgelerde umutlar yanar
Ölü bir bedende başlarken haykırışlar
Gülümserdin gözlerimin kıyısına vuran bakışınla
İçimde akan bir mahzun zaman var sanıyorsun
Öylece bir resme bakar gibi gittin acı yakışınla
Acımasız bir hırsız gibi yüreğimde gidiyorsun
Yüreğimde gezinen deli bir taydır günahım




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!