Tehdit eder şu çağı, en onulmaz bir illet!
Sarmış koca cihanı, en pisinden bir zillet!
Hak dininden ıramak, hasta etmiş halkları!
Dönmez ise gerçeğe; iflah olmaz şu millet!
Âdemdendir her insan!
Olmaz ırkta asalet!
Kâfi iken bu ihsan;
Olma cehle sen alet!
Özel imal yok halkta!
Daha hoşken muallimlik, nerden çıktı şu öğretmen?
Ders vermekse meslekleri, nasıl dersiniz ki; “öğretmen! ”
Öğretmekle neşir olur, ilim, bilim ve tüm hikmet!
Teşvik edin öğretmeye, ama demen siz; “Öğretmen! ”
Neredesin ey idrak, nere gittin ey izan?
Siz gideli kalpleri, ifsat etti su-i zan!
Yetsin artık şu hasret, yetsin cana ayrılık!
Etmezseniz siz avdet; dönmez bize hüsn-ü zan!
Nere gitsen var ölüm;
Ondan kaçmak beyhude!
Madem öyle sen gülüm;
Havf etme de gel; “ Hu” de!
O yepyeni doğuş iken;
Cennetlere ağış iken;
Rahmet sana aguş iken;
Ne korkarsın ki ölümden?
Hak beriyken her zulümden!
Gavur etmez mü’mine, senin bana ettiğin!
Nedir kinin garazın, nedir senden çektiğim?
Dost musun düşman mısın, bilemedim vasfını?
İnan bana ey nefsim; bu hususta şekteyim!
Helal varken her daim; yap diyerek haramı;
Arıyorsan bir rehber; nefse uyma dine uy!
Nefse uyan sonunda, nadim olur bilesin!
Dine uyan bir kulda, kalmaz asla fena huy!
Dindar ol ki ey gönül; ilelebet gülesin!
İnsan ömrü çok kısa;
Fırsatlarsa gayet az.
Böyle iken hak yasa;
Tövbe için etme naz!
Kandil bunlardan biri!
Kindara bak kindara!
Kin kusuyor dindara!
Zannederim bu nadan;
İster düşsün din dar’a.
Dinden cüdayken âdem;




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!