Şirk muhaldir ve batıl;
La ilahe illallah!
Batıllar olsun atıl;
Rab bilinsin tek Allah!
Uyarın muvahhidi!
Dün olmadan şu günün
Kendine gel ey nefis!
Belki bu gün son günün?
Kendine gel ey nefis!
Henüz varken zamanın
Kim demiş ki garip gülmez?
Kim demişse yalan demiş!
Rab gül derse nasıl gülmez?
O, demiş de kim gülmemiş?
Gülme anı değil şu an!
Hız kesmiyor mevt-i halk;
Sevkler devam ediyor!
Berdevam da emr-i Hak;
Mümit Allah; “öl! ” diyor.
Onun için gelir kul!
Allah; “korkun! ” der iken; nasıl korkmazsın haktan?
Hem de ondan korkarken, onca Nebi ve veli!
Derhal öğren doğruyu ve uzaklaş na-haktan!
Yoksa sana bilenler; derler inan zırdeli!
Saçlarına kar yağmış, aynalara baksana!
İkinci bahar diye, Hiç avutma kendini!
Şu kısacık ömür’ü, niye vermiş Hak sana?
Sonsuz bahar istersen, güzel yaşa sen dini!
Yersiz gadap her kulun, mutlaka aleyhine!
Kapılırsan öfkene, alır seni rehine!
Madem o şey şeytandan, girdabına kapılma;
Böyle yapan sabir’in, döner her şey lehine.
Öleni ilah bilmek; ne de garip bir inanç!
Böyleleri acilen, baki Mevla’ya muhtaç!
O, her yerde hazırdır ve Nazırdır be şair;
Ona iman eylemek; dertlerine tek ilaç!
Ne yaptın Müslüman? ettin intihar!
Üstelik bununla, ettin iftihar(!)
Noel mi kutlarmış, mü’min-i kamil?
Kazancın zillettir, artı; bir de; nar!
Rota şaşan ben miyim, yoksa beşer mi?
İnsan olan bu kadar, deniliğe düşer mi?
Kitap, sünnet mihenkken, niye şaşar ki millet?
Heva’sını Rab eden, bir de der ki; şu şer mi?




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!