Ömür sermayesi
Siyahken beyaza, döndü saçlarım.
Gurbetten,gurbete, göçüp giderken.
Yıprandı el,ayak, göz ve kaslarım.
Perişan
Divane gönül beyhude gezer.
Yorulmuş beden, dizler perişan.
Yer ağzını açmış,yutmadan ezer.
Ölümden bi haber, eller perişan.
Pey'kân yarası
.
Geçti ömür çile ile, gözlerde fer kalmadı.
Düşe kalka yürüyoruz, şu karanlık yollarda.
Varmak için hedefe, dizde derman olmadı
Nasip esir olmuş vaktine, bekliyoruz yollarda
Însan önce ölür sonra dirilir.
Ölüm değil,beni telaş öldürür.
Can bedenden çıkar ismi silinir.
Şaşa kalırsın
Derin olur deryan, suyu ısınmaz.
Gün dolanır batmaya,dara kalırsın.
Yüce dağlar, karlı iken aşılmaz.
Boran olur, tipi olur,zora kalırsın.
Kuruttun gülleri bağı çöl ettin
Soruyorsun şimdi sen kimsin diye
Ağartdın saçımı yaşı göl ettin
Soruyorsun şimdi sen kimsin diye
Yen korkuyu şu şitanın sonunda.
Bir boşluktan sızıp,çıkmak istersen
Ayan olur,bu gecenin sonunda.
Seher vakti kalkıp,seyran istersen
Gönüldeki ağ'yar'ları terk eyle.
Tanır gönül...
Yaralıya derdin sorma
Dertli efkarlanir gönül
Karanlık da gölge olma
Yar gölgeni tanır gönül
Yük taşıya mam
Mezarlık dan farkım kalmadı şimdi
Yoruldu beden im yük taşıya mam.
Gençlikte hayaller bir başka idi.
UNUTMA
Nedir bu sitemin nedir bu nazın
Nazlı gül de, gül açmaz unutma
Ömür bir gecenin ölüm sabahın
Gül sabahı şita da açmaz unutma
Yolunuza devam edin daha güzel siirler üreteceginizden eminim başarılar.
Halk şiirleri gıdamız ekmek a? her?eyimiz
az öz sade bir uslup
laf olsun torba dolsun diye degil anlasilsin diye yazilmis kutluyorum