sıcak bir Ağustos gecesi
semadan gülümsüyor dolunay
denizde parıldayan yakamoz
göz kırpıyor yıldızlara
sahile yansıyor gölgem
ve sen yoksun yanımda
ey nefsini akıllı zanneden ahmak
alemi idare ettiğini sanma!
bir kez olsun dön de vicdan aynana bak
ne kadar yalancı olduğunu anla
kimi tevbe eder günahtan arınır
Gülmesi gereken gözleri solmuş,
Korkudan kaskatı kesilmiş çocuk,
Aç ellerini semaya ve konuş,
Duan Allah'a ulaşır çarçabuk.
İster de, zalimleri ıslah etsin;
şehrin gecekondu mahallesinde,
hayatın çirkefliğinden habersiz,
asfattan yoksun,
çakıldan mahrum
yol üzerinde,
üstü başı kir pas içinde,
Hava soğuktu, buzayazmıştı her taraf,
Emir katiydi, geri dönmek yoktu artık,
Kanat çırptı doksan bin er cennete taraf,
Her kış yankılanır Mehmed'imin nidası,
"Allah" der, uyanır Sarıkamış Kışlası.
gönlümdeki sevdamı
yüklesem bulutların sırtına,
sonra yalvarsam rüzgara;
rüzgar sürüklese bulutları
senin yaşadığın diyara.
sen kırlarda dolaşırken,
Kimbilir kaç genç kız sevdasını,
Kaç gelin umudunu, yasını,
Kaç ana sabırla duasını
ilmek ilmek işlemiştir kilime;
işte bu sebeplerden dolayı
Kıyamam kilimi yere sermeye...
Söndürdüler parlayan ışıkları,
Topladılar gökteki yıldızları,
Nura gark ederek karanlıkları,
Güneş gibi yeniden doğacağım.
Kuruttular verimli toprakları,
Ben bu topraklarda doğdum, büyüdüm,
Gurbet ellerine doğru yürüdüm,
Çalıştım, didindim sılaya döndüm,
Gördüm ki, vatanımda turist olmuşum.
Gurbet diyarında adım yabancı,
ve geceydi
ve zifir karanlık
ne yıldızlar görünüyordu
ne bir lahza ay
ölesiye yalnızlık
öldüresiye kahpelik
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!