Beni seveceksen kafanda kurşun dök
Nazara karşı gelelim
Beni terkedeceksen silahından kurşun dök
Mezara canlı girmeyeyim
Madem ki kararın kesin gitmeye
Bari peşinden kuşları götürme
Kuşlar anlatacak seni bana
Çırpınacağım onlarla yağmurda
Aşkından kapılacağız çığlıklara
Avaz avaz ciyak ciyak
Özgürlüğe kucak açıyor saniyor parke taşları arasından biten gelincik,
Mahpushane avlusunda, volta adımlarının arasına açan mahkum garipcik
Gelmiş olsam da hayata, köhne dünya hoş değil
Aklım firar edecek ama mecnunluk boş değil
Manayı aradı beden, sonunda bitap düştü
Izahına yazılmış şiir, cümle hitap düştü
Havsalam almadı görünce
Yer Izmir Urla
Masa kurmuş konuşuyor çakıl taşlarıyla
Gözyaşlarını yıkıyor sanki yağan yağmurla
Yağmur değil zehir zerk ediyor bulutlar hışımla
Dolsun istercesine kadehini kaldırmış gururla
Dünyaya gelip de aşka düşmeyen bilmez beni
Kalbi yanıp da kanlı yaş dökmeyen bilmez beni
Kıştan kurtulup gelen yazın anlamaz beni
Aşktan dem vurup da çalan sazın anlamaz beni
Bir nedenle varolmuştur elbet âlem
Sınava tutulmak için gönderildi Adem
Doğdu ağladı, yaşadı ağladı, öldü ağladı
Âlem de, Adem için yaratılmış, matem
Mecnun, aşkı rezil etti dile düşürdü
Aşkın mahremini, Leyla'sını dile düşürdü
Bu mektubu
Sana getiren güvercinin
Tüyüyle yazıyorum
Ne demelidir
Neden böyledir
Kimseye söylemiyorum
Karanlığın içinden melek gibi parladı nurun
Selamünaleyküm dedi Aleykümselam buyrun
Sormak bilmek istedim nerede huzurun
Git alabilirsen al, yükledim üstüne bulutun
Belli ki kalmamış sende yaşama umudun
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!