Düşman mısın dünya kastın ne bana
Kara dediğime al diyorsun sen
Bunca cevri cefa ettikten sonra
Ağlama sakın ha gül diyorsun sen
İstemeden geldim böyle bir hana
Dedesinin Gülü'ne...
Bu ne muhteşem geliş
Güzelliğin aya eş
Hep gökten düşsün güneş
“Taş yerinde ağır” sen de bilirsin
Ham meyvede elbet tat olmaz Duru
Kapını açık tut, garip dost girsin
Düşman kapısında yat olmaz Duru
Dinle kızım beni, köyün muhtarı
Ölüyü mezarda soyuyor Duru
Sağlık Ocağına koymuş aktarı
Onu da doktordan sayıyor Duru
Dağ, tepe demeyip dereden tutup
Yaşama telaşı bitirdi bizi
Durmaz ki her yönden çor gelir Duru
Bellidir yüzümde yılların izi
Kimi ayan kimi sır gelir Duru
Bilir misin yalnızlığı ne demek?
Dünya denen bu pazarda
Tezgâh açıp dara düştüm
Akıl zayi, yürek zorda
Sevda yora yora düştüm
Vuku buldu mucize hal
Uğruna öldüğüm o vefasızın
Bana neler ettiğini duydun mu?
Elveda demeden birden, ansızın
Habersizce gittiğini duydun mu?
Yaşamak ne mümkün, yaşanmaz artık
Biz ölelim de sen yaşa efendi!
Soframızda aş yok, yenimiz yırtık
Çıplağız demedim haşa efendi!
Ne elde var ne de avuçta gördük
Kızıma…
Yıllar gelip geçti de hiç aklımdan geçmedi
Heyhat! Kapıyı çaldı ayrılık vakti Efsa’m
Çok badire atlattım, böyle yara açmadı
Üzerime göklerden bir matem çöktü Efsa’m
Selam olsun size ey ehli kubur!
Hele anlat hayat var mıdır orda?
Sıcak mıdır yoksa soğuk mu kabir?
Mekân geniş midir, dar mıdır orda?
Bilmem ki gündüzü gecesi var mı?



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!