1-merhumu, bizdeki tenkid meslegine bayrak yapmali diye dusunuyorum...o cok onceden elestiri sirrini, hala bilemeyenlere ifsa etmisti...hep dusunmusumdur...bizde acik olan en buyuk gedik elestiridir diye...merhum bu gedige yamadigimiz en buyuk tasti herhalde...bana, bize artik sanki necip fazil degil de cemil meric lazimmis gibi geliyor...
2-cemil meric, bence menzil degil yoldur...sonuclara varmaz neredeyse, her sonucu muglak, perdelidir...ama giderken hep gosterisli gider...
3-ustad, yola cikarken, cins bir edebiyatcinin en mumeyyiz vasfi olan uslubuyla yola cikar...uslubu cemil meric elle tutulur muhtevada birsey yazmamis olsa idi bile bir nesir sahikasi olarak istikbalin pembe koridorlarinda bulunacakti...
ahmed arif'i severim...tok ve akici bir sesi var...aslinda yerel soyleyisleri en basarili sekilde kullanan sairlerdendir, soyleyisi insana yapmacik gelmiyor...ayrica kendine ozgu goruntuler dunyasini bulmasi da onemli...hem soyleyis hem goruntu orjinalligine sahip bir sair...ama zannediyorum siirleri genis degil, yani konu darligi var siirlerinde...bu belki az siirinin olmasindan olabilir...ama her seye ragmen iyidir...
toplumun kucuk damarini kalin igneyle delen adam...oyle ulu orta tartisilmasi gereksiz meseleleri sanki kendi ozgun fikriymis gibi sofraya koyuyor...ama aldanmayalim arkadaslar, bu zatin soylediklerinin kendine ozgu bir tarafi yoktur(metodu haric!) ...bunlarin hepsi uzun zamandir tartisilan meseleler zaten ama bunu halkin kafasini bos yere agir meselelerle karistirmayalim diye dusunebilen basiret ehli tarafindan...
Allah'in Kur'an-i Azimussan'da gecen isimleridir.asagidaki esasinda sifatlarin adlandirilmasidir ifadesi eksiktir.unutmayalim Allah lafz-i celili de Esma-ul Husna'dandir...bu isimler icerisinde Ism-i Azami barindirir...iste kainat dedigimiz muamma hep bu guzel isimlerin cilve ve tecelligahidir...her bir kucuk kainatta bu isimlerin birisi tabiri caizse baskindir, bu o kisinin ayrica mizacini da belirler...bu konu boyumun hesapsiz askinidir...Islam ulemasinin eserleri incelenecek olursa bile bu guzel isimlerin aslinda hissedemesek de merkez hakikat oldugu anlasilabilir...
kendisinin yeterliligine inanmis bir adam...her seyden once bir ozguveni var...kulturlu ve sorumlu bir aydin mizaci sergiler...bir teorisyen degildir, bir felsefeci degildir ama iyi bir ideologdur...zamanin sartlari ve toplumsal sorumluluk bilinci onu bir aksiyoner olmaya surukledi...ama eger goreceli dingin bir devirde gelseydi zannediyorum turklerin de artik bir shakespeare'i olmus olacakti... bu yuzden necip fazil'da cok fazla mihraka dagilmis bir zihin goruyorum...mesela 'yeniceri' gibi bir kitabi yazmamaliydi...konuya sadece uzaktan isaret etmeli ve tafsilatini tarihcilere birakmaliydi...ayrica ustadda 'astigim astik kestigim kestik'lik de vardir...seyyid kutubu cok cok ucundan bir sebepten dolayi neredeyse silme egilimine girmis, Muhammed hamidullah gibi bir allame'yi cok ucuz sebeplerden dolayi cok uzucu ithamlara maruz birakmis, akif'i anlayamamistir.....her neyse.....
kendi olum kabul ettigim ustadi hayirla yadetmeyi bir fitrat borcu bilirim....kendi inandigi mefkure'ye sipsiki bir sarilis ve doymak bilmeyen bir tecessusle omur tuketti merhum....benim gozumde(ki bunun cogu kimse icin birsey ifade etmeyecegini biliyorum! ..) necip fazil sevimli bir insandir...mefkuresine verdigi hizmeti inaniyorum benim gibi daha yuzbinlercesi alkislamaktadir...umid edelim gok ehli de alkisliyor olsun...bu vesileyle karanlik bir asirda parlayan bir hilal seklindeki tebessumuyle necip fazil'a hayir dualar edelim...ruhu sadolsun...
asagidaki biyografi hatali, bu hataya internette baska yerlerde de rastladim(kimkimdir.gen.tr gibi! ..) ...necip fazil siir yazmaya annesinin telkini ile 12 yasinda baslamistir 17 degil...her neyse o kadar da ehemmiyetli mesele degil bence.....
ben birseye dikkatinizi cekmek istiyorum...necip fazil'in kitaba yaklasimi cok manidar...bir eserinde okumustum, aydinlarimizin kitap yazmamasindan sikayet ediyordu...batida adi bir adamin bile birkac kitabi olabiliyorken bizde aydinlarin bile dogru durust bir kitabi yok diyordu...hatta yahya kemal'e bu dogrultuda telkinlerde de bulunmus...yahya kemal'i daha cok kitap yazmaya tesvik etmis...soyledigine gore de yahya kemal ikna olmus ama nafile omru vefa etmemis...iste necip fazil'in bu orjinal dusuncesinin semeresini bugun bircok insan toplamakta...kendi deyimiyle kitaplik capta vuku bulan kitap yazma heyecani sayesinde bugun bizler ustadin onlarca guzel kitabini okuyabiliyoruz...peki ya bizler....kahir ekseriyeti genc olan su forum takipcileri ne alemde...iyi ya da kotu ama iyi olmasi gayreti icinde kacimiz birkac kitap yazma azmi ya da en azindan hayali icindeyiz...rahatsiz olmazsaniz sorabilir miyim?
Bir idamlik Ali vardi, asildi
Kaydini dustuler, muhur basildi.
Gecti gitti, birkac gunluk fasildi
Ondan kalan, boynu buyuk ve sefil;
Bahceye diktigi uc bes karanfil...
necip fazil'da siir, ikinci doneminde artik bir toplum vazifesidir de...siir hem hakikati arama mesgalesi hem de yiginlara ve havasa bir telkin sesidir...iste ustaddan icinden disina dogru fiskiran bir siir...necip fazil, ice donuk de olsa bir noktada siirini disari surmustur...ne yapsin, kalabaliklar cikmaz sokaga sapmisti galiba....
DESTAN
Durun kalabaliklar, bu cadde cikmaz sokak!
Haykirsam, kollarimi makas gibi acarak:
Durun, durun, bir dunya iniyor tepemizden,
Catirtilar geliyor karanlik kubbemizden,
Cekiyor tebe$irle yekun hattini afet;
Alevler icinde ev, ust katinda ziyafet!
Durum diye bir laf var, buyurun size durum;
Bu toprak cirkef oldu, bu gokyuzu bodrum!
Bir $ey koptu benden, $ey, Her$eyi tutan bir $ey.
Benim adim bay Necip, babamin ki Fazil bey,
Utanirdi burnunu gostermekten sutninem,
Kizimin gosterdigi, kefen bezine mahrem.
Ey tepetaklak ehram, ba$i ustunde bina;
Evde cinayet, tramvay arabasinda zina!
Bir kitap sarayinin bin dolusu iskambil;
Barajlar yikan $arap, sebil ustune sebil!
Ve ferman, kumardaki dort kralin buyrugu:
Ba$kentler haritasi, yerde sarho$ kusmugu!
Gecenler gecti seni, uctu pabucun dama,
Catla Sodom-Gomore, patla Bizans ve Roma!
Ottur yem borusunu ottur, ottur, borazan!
Bitpazarinda sattik, kalkamaz artik kazan!
Allah'in on pulunu bekleye dursun on kul;
Bir ki$iye tam dokuz, dokuz ki$iye bir pul.
Bu taksimi kurt yapmaz kuzulara $ah olsa;
Ya$asin, kefenimin kefili karaborsa!
Kubur faresi hayat, meselesiz, gerceksiz;
Heykel destek ustunde, benim ruhum desteksiz.
Siyaset kavas, ilim kole, sanat ihtilac;
Serbest, verem ve sitma; mahpus, gumrukte ilac.
Bulbullere emir var: Lisan ogren vakvaktan;
Bahset tarih, baligin tirmandigi kavaktan!
Bak, arslan hakikate, ispinoz kafesinde;
Tartilan vatana bak, dalkavuk kefesinde!
Mezarda kan terliyor babamin iskeleti;
Ne yaptik, ne yaptilar mukaddes emaneti?
Ah! kucuk hokkabazlik, sefil aynali dolap;
Bir $apka, bir eldiven, bir maymun ve inkIlap!
hilmi yavuzun sanirim asagidaki sohbet ekseninde yaptigi birkac yazi vardi, necip fazil ve nazim hakkinda...hilmi yavuz necip fazil'i profondor ve nazimi satihci buluyordu ama boylelikle necip fazili bati siirine nazimi da dogu islam siirine yakin olarak zaptediyordu...ilginc bir inceleme...merak edenler bir sekilde ulasabilir bu yazilara...
merhum necip fazil icin bir zamanki bencilligine ve kumar tutkusuna falan yapilan elestiriler hakli...ama unutmayalim, o elestirileri ilk once kendisi kendisine yapmisti ki bir uctan bir uca muthis bir degisim yasadi...o bize siirin hayatla olan baglantisini gercekten cok veciz gosterdi...acikcasi boylesi inanilmaz bir dehadan boylesi uc bir yasam beklerdim...tipki bediuzzaman gibi...
Akrep, nokta nokta ruhumu sokmuş.
Mevsimden mevsime girdim böylece
Gördüm ki, ateşte cımbızda yokmuş.
Fikir çilesinden büyük işkence.
nfk
orhan veli, cemal sureyya'nin deyisiyle; siir mucadelesini kazanmis ama kendi siirini kaybetmistir. bu goruse katiliyorum....benim gozumde orhan veli turk siirinin en etkili poetikacilarindan biri ama iyi bir sair degil...bence kendi siirini boyle harcamamaliydi....bugun bakiyoruz: orhan veli deyince cikip birisi anlatamiyorum'u okuyor....oysa orhan veli ve onun temsil ettigi davaya en zit siiri anlatamiyorum'dur....ama bana kalsaydi tum siirlerinin bir anlatamiyorum olmasini isterdim.....
ben size Allah'sizligi tanimlayayim siz gerisini anlarsiniz:
bir tanrinin olmadigi faraziyesi uzerine kurulmus, goksel(!) hayaller silsilesi. ilk sebep ve benzeri binbir ispatin karsina binbir fantazyalarla dahi cikamayan, kuruntu ve isyan ahlaki...insani yeterince kuvvetli vehmeden ve her musibette dunyasi basina yikilan, suslu kelimeler kullanmayi seven ama kelime uzerine hic dusunmeyen, harfin kendisine bakinca ancak kendisini anlattigini ve kelime icinde bakinca ardinda neler neler oldugunu goremeyen mantiki cokus hali.yani boylelerinin fikri sistemleri 'orumcek agina benzer'.onca fikirler manzumesi(tabi varsa) , ancak birbirlerine bir orumcek agindaki iplerin bagliligi kadar baglidir.ah oysa orumcek agi ne de zayif bir evdir degil mi? bunlarin feylesof gecinenlerine gelince ya nice gibi buyuk bir hayal kurmustur, ya da sartre gibi sadece insanlarin zihnini dagitmis ve kafa karistirmistir.bunlarin hicbirisi toplayici yani sentezci degildir.iyi bakin hak vereceksiniz...
-din sadece tarihsel degil sosyolojik bir olgudur da...sadece sosyolojik degil, psikolojik bir olgudur da...
-peki hocam ya modern caglar, pardon postmodern demeliydim; bunu destekliyor mu? yani ne bileyim,21. yuzyildayiz(!) , yani artik din min kaldi mi canim!
-evlat, hayretle gormekteyim ki su cagdan onceki cagda zayiflar zannedilen din kavrami pozitif bir ivmeyle yayilma durumunda.ne bileyim Foucault falan da bunu itiraf etmiyor degil de hani, anlayacagin yani benim gordugumu saygin zannedilen daha niceleri dahi gormus.
-yani ustad?
-yani benim gayretli sakirdim, senin anlayacagin hesapla, din postmodern caglarin en kuvvetli sosyolojik amili.ha dikkat ettin mi? hani su ruhi cephesinden pek bahs acmiyorum sana.o zaten halen bir muamma.onu hic kimse olduremedi su ana kadar.belki inanmazsin ama nice bile!
-nasi yani! koca deccal nice'den mi dem vurdunuz az once yoksa ben mi yanlis anladim.
-yo yo hayir, anladigin dogruydu.nice'de Tanri'yi bilinmezde arayacagina icinin cehenneminde aradi.sonunda sicaktan cildirdi zavalli.gerci O'nu sosyal hayattan soyutlamayi denedi ama unutma nice'nin sosyo-cephesi her zaman psiko-cephesinin golgesinde kalmaya mahkumdur.
...ve bu boyle surup gider......
felsefe soru sormak degildir, soru sormayi kullanan bir disiplindir...felsefe yargiya varmak, cozum bulmak degildir, felsefe yargiya varan ve cozum bulmaya calisan bir disiplindir...felsefe bence bir metoddur.ama manevi bir metod.bence o daha cok bir zihniyet nisanidir.dolayisiyla felsefe mutlak hakikati aramak isidir falan gibi laflara katilmiyorum. sadece felsefe hakikati aramalidir diyorum...ve Necip Fazil'dan okudugum ve asagida bir arkadasimin da alinti yaptigi fikirleri manidar buluyorum...birbirinin uzerine cikmak ama yukselememek neden, bilmiyorum....peki felsefe tam olarak nedir.onu da bilmiyorum ama bunda da mazur sayilabilirim cunku hangi zihin bilir ki ask nedir, nefret nedir...ha bir de cok onemsedigim birisi bir sey demisti felsefe hakkinda, buraya aktariyorum:
'felsefe herkesin icine bitlerini doktugu bir kaptir', bilmem katilir misiniz? ama en azindan galip cogunluk icin galiba pek de tartisma goturmuyor...
necip fazil, bireysel psikolojiyi edebiyatimiza en basarili bir sekilde tasiyan sairdir. gerci bir ilk degildir, daha once de boyle tesebbuslere bazi duzeylerde rastlanmistir ama ustad kisisel dunyayi siirimize acmistir.ama bu tarz bir siir, yazilis bakimindan oldukca zordur cunku inanilmaz bir ice kivrim istemektedir.dis dunyayi gozlemlemek ice gore cok kolaydir ama ic dunyayi gozlemlemek oldukca zordur ve birkac merhale ileridir. dolayisiyla bu tarz bir siire tesebbus edebilmek icin curet lazimdir ve malum bu curet ustadda hayli fazladir...
bundan baska necip fazil siirinin en buyuk ozelliklerinden biri de ahenktir...sairin ilk ciktigi zamanlarda bile olusturdugu ahenk cevrelerce muthis bir heyecan dalgalanmasina donusmustur...iste turkiyenin baudelaire'i geldi gibi laflar bunu gostermektedir...bunlardan baska kelime kullaniminda gosterdigi basari ise dehasinin bir ispatidir...mesela kafatasi, cinnet vb. o zamana kadar siir disi ogeleri buyuk bir basariyla siirine ozumsetmistir....ayrica necip fazil esine az rastlanir bir goruntu ustadidir...hatta onun bu ozelligini tabiri caizse dusmanlari bile itiraf etmektedirler...
son olarak ahmet hasim'in 20 yaslarindaki necip fazil'in siirlerini okuduktan sonra soyledigi su sozleri yaziyorum:
'cocuk sen bu sesi nereden buldun! ..'
yazdiklariyla nesir uslubunun sahikalarindan birisini cikarmistir meydana...gercekten cok samimi ve etkileyici uslubu vardir...ustadin tahlil yetenegi cok parlaktir, zaten butun o edebiyat elestirilerini okuyan bunu hemencecik itiraf eder...
peki fikir menbai olarak nerededir? bilemiyorum ama galiba islamoglunun bir sozuydu cemil meric icin diyordu ki ustad musluman bir mutefekkirdir ama tam anlamiyla Islam mutefekkiri olamamistir.cunku batinin pinarindan almaktadir suyunu...evet ustad bati edebiyatini tahlil ederken batiya bir anlamda kendi eserlerinin ne manaya geldigini de bir hoca uslubuyla ogretir...ama Islam kulturu baglaminda sanki biraz eksikleri vardir...evet sanki vardir!
cemil meriç
16.05.2003 - 01:461-merhumu, bizdeki tenkid meslegine bayrak yapmali diye dusunuyorum...o cok onceden elestiri sirrini, hala bilemeyenlere ifsa etmisti...hep dusunmusumdur...bizde acik olan en buyuk gedik elestiridir diye...merhum bu gedige yamadigimiz en buyuk tasti herhalde...bana, bize artik sanki necip fazil degil de cemil meric lazimmis gibi geliyor...
2-cemil meric, bence menzil degil yoldur...sonuclara varmaz neredeyse, her sonucu muglak, perdelidir...ama giderken hep gosterisli gider...
3-ustad, yola cikarken, cins bir edebiyatcinin en mumeyyiz vasfi olan uslubuyla yola cikar...uslubu cemil meric elle tutulur muhtevada birsey yazmamis olsa idi bile bir nesir sahikasi olarak istikbalin pembe koridorlarinda bulunacakti...
ahmet arif
08.05.2003 - 01:14ahmed arif'i severim...tok ve akici bir sesi var...aslinda yerel soyleyisleri en basarili sekilde kullanan sairlerdendir, soyleyisi insana yapmacik gelmiyor...ayrica kendine ozgu goruntuler dunyasini bulmasi da onemli...hem soyleyis hem goruntu orjinalligine sahip bir sair...ama zannediyorum siirleri genis degil, yani konu darligi var siirlerinde...bu belki az siirinin olmasindan olabilir...ama her seye ragmen iyidir...
yaşar nuri öztürk
05.05.2003 - 02:20toplumun kucuk damarini kalin igneyle delen adam...oyle ulu orta tartisilmasi gereksiz meseleleri sanki kendi ozgun fikriymis gibi sofraya koyuyor...ama aldanmayalim arkadaslar, bu zatin soylediklerinin kendine ozgu bir tarafi yoktur(metodu haric!) ...bunlarin hepsi uzun zamandir tartisilan meseleler zaten ama bunu halkin kafasini bos yere agir meselelerle karistirmayalim diye dusunebilen basiret ehli tarafindan...
esma-ül hüsna
05.05.2003 - 02:15Allah'in Kur'an-i Azimussan'da gecen isimleridir.asagidaki esasinda sifatlarin adlandirilmasidir ifadesi eksiktir.unutmayalim Allah lafz-i celili de Esma-ul Husna'dandir...bu isimler icerisinde Ism-i Azami barindirir...iste kainat dedigimiz muamma hep bu guzel isimlerin cilve ve tecelligahidir...her bir kucuk kainatta bu isimlerin birisi tabiri caizse baskindir, bu o kisinin ayrica mizacini da belirler...bu konu boyumun hesapsiz askinidir...Islam ulemasinin eserleri incelenecek olursa bile bu guzel isimlerin aslinda hissedemesek de merkez hakikat oldugu anlasilabilir...
NOT: boyle konular beni tedirgin ediyor...su-i istimal olarak gordugum hadiseler vuku bulabilir endisesini tasiyorum...her neyse...
necip fazıl kısakürek
21.04.2003 - 01:49necip fazil...
kendisinin yeterliligine inanmis bir adam...her seyden once bir ozguveni var...kulturlu ve sorumlu bir aydin mizaci sergiler...bir teorisyen degildir, bir felsefeci degildir ama iyi bir ideologdur...zamanin sartlari ve toplumsal sorumluluk bilinci onu bir aksiyoner olmaya surukledi...ama eger goreceli dingin bir devirde gelseydi zannediyorum turklerin de artik bir shakespeare'i olmus olacakti... bu yuzden necip fazil'da cok fazla mihraka dagilmis bir zihin goruyorum...mesela 'yeniceri' gibi bir kitabi yazmamaliydi...konuya sadece uzaktan isaret etmeli ve tafsilatini tarihcilere birakmaliydi...ayrica ustadda 'astigim astik kestigim kestik'lik de vardir...seyyid kutubu cok cok ucundan bir sebepten dolayi neredeyse silme egilimine girmis, Muhammed hamidullah gibi bir allame'yi cok ucuz sebeplerden dolayi cok uzucu ithamlara maruz birakmis, akif'i anlayamamistir.....her neyse.....
kendi olum kabul ettigim ustadi hayirla yadetmeyi bir fitrat borcu bilirim....kendi inandigi mefkure'ye sipsiki bir sarilis ve doymak bilmeyen bir tecessusle omur tuketti merhum....benim gozumde(ki bunun cogu kimse icin birsey ifade etmeyecegini biliyorum! ..) necip fazil sevimli bir insandir...mefkuresine verdigi hizmeti inaniyorum benim gibi daha yuzbinlercesi alkislamaktadir...umid edelim gok ehli de alkisliyor olsun...bu vesileyle karanlik bir asirda parlayan bir hilal seklindeki tebessumuyle necip fazil'a hayir dualar edelim...ruhu sadolsun...
necip fazıl kısakürek
20.04.2003 - 20:32asagidaki biyografi hatali, bu hataya internette baska yerlerde de rastladim(kimkimdir.gen.tr gibi! ..) ...necip fazil siir yazmaya annesinin telkini ile 12 yasinda baslamistir 17 degil...her neyse o kadar da ehemmiyetli mesele degil bence.....
ben birseye dikkatinizi cekmek istiyorum...necip fazil'in kitaba yaklasimi cok manidar...bir eserinde okumustum, aydinlarimizin kitap yazmamasindan sikayet ediyordu...batida adi bir adamin bile birkac kitabi olabiliyorken bizde aydinlarin bile dogru durust bir kitabi yok diyordu...hatta yahya kemal'e bu dogrultuda telkinlerde de bulunmus...yahya kemal'i daha cok kitap yazmaya tesvik etmis...soyledigine gore de yahya kemal ikna olmus ama nafile omru vefa etmemis...iste necip fazil'in bu orjinal dusuncesinin semeresini bugun bircok insan toplamakta...kendi deyimiyle kitaplik capta vuku bulan kitap yazma heyecani sayesinde bugun bizler ustadin onlarca guzel kitabini okuyabiliyoruz...peki ya bizler....kahir ekseriyeti genc olan su forum takipcileri ne alemde...iyi ya da kotu ama iyi olmasi gayreti icinde kacimiz birkac kitap yazma azmi ya da en azindan hayali icindeyiz...rahatsiz olmazsaniz sorabilir miyim?
cemil meriç
19.04.2003 - 02:46ustad, dagitmayip da toplasaydi eger herhalde onu daha cok severdim...
necip fazıl kısakürek
16.04.2003 - 02:26Bir idamlik Ali vardi, asildi
Kaydini dustuler, muhur basildi.
Gecti gitti, birkac gunluk fasildi
Ondan kalan, boynu buyuk ve sefil;
Bahceye diktigi uc bes karanfil...
(zindandan mehmed'e mektup'tan bir parca)
necip fazıl kısakürek
16.04.2003 - 02:20Varmak o iklime ki, ugramaz ihtiyarlik;
Ebedi gencligin taht kurdugu yer, mezarlik.
.
.
.
Onlar ki, sifirlarda rakamlari bulmuslar,
Fikirden kurtularak, olumden kurtulmuslar.
Soyle Karacaahmet, bu ne acikli talih!
Taslarina kapanmis, agliyor koca tarih!
(karacaahmet'ten parcalar)
necip fazıl kısakürek
16.04.2003 - 02:17Golgeler
Gonlum ucmak dilerken semavi ulkelere;
Ayagim takiliyor yerdeki golgelere...
Necip Fazil, Cile,1982
necip fazıl kısakürek
16.04.2003 - 02:15Bizimkiler isiga gem vurar da binerler;
Yerden goge cikmazlar, gokten yere inerler......
(feza pilotundan bir beyit)
necip fazıl kısakürek
16.04.2003 - 02:14Fikir Sancisi
Lafimin dostusunuz, cilemin yabancisi,
Yok mudur, sizin koyde, ceken fikir sancisi?
Necip Fazil, Cile,1980
necip fazıl kısakürek
16.04.2003 - 02:11necip fazil'da siir, ikinci doneminde artik bir toplum vazifesidir de...siir hem hakikati arama mesgalesi hem de yiginlara ve havasa bir telkin sesidir...iste ustaddan icinden disina dogru fiskiran bir siir...necip fazil, ice donuk de olsa bir noktada siirini disari surmustur...ne yapsin, kalabaliklar cikmaz sokaga sapmisti galiba....
DESTAN
Durun kalabaliklar, bu cadde cikmaz sokak!
Haykirsam, kollarimi makas gibi acarak:
Durun, durun, bir dunya iniyor tepemizden,
Catirtilar geliyor karanlik kubbemizden,
Cekiyor tebe$irle yekun hattini afet;
Alevler icinde ev, ust katinda ziyafet!
Durum diye bir laf var, buyurun size durum;
Bu toprak cirkef oldu, bu gokyuzu bodrum!
Bir $ey koptu benden, $ey, Her$eyi tutan bir $ey.
Benim adim bay Necip, babamin ki Fazil bey,
Utanirdi burnunu gostermekten sutninem,
Kizimin gosterdigi, kefen bezine mahrem.
Ey tepetaklak ehram, ba$i ustunde bina;
Evde cinayet, tramvay arabasinda zina!
Bir kitap sarayinin bin dolusu iskambil;
Barajlar yikan $arap, sebil ustune sebil!
Ve ferman, kumardaki dort kralin buyrugu:
Ba$kentler haritasi, yerde sarho$ kusmugu!
Gecenler gecti seni, uctu pabucun dama,
Catla Sodom-Gomore, patla Bizans ve Roma!
Ottur yem borusunu ottur, ottur, borazan!
Bitpazarinda sattik, kalkamaz artik kazan!
Allah'in on pulunu bekleye dursun on kul;
Bir ki$iye tam dokuz, dokuz ki$iye bir pul.
Bu taksimi kurt yapmaz kuzulara $ah olsa;
Ya$asin, kefenimin kefili karaborsa!
Kubur faresi hayat, meselesiz, gerceksiz;
Heykel destek ustunde, benim ruhum desteksiz.
Siyaset kavas, ilim kole, sanat ihtilac;
Serbest, verem ve sitma; mahpus, gumrukte ilac.
Bulbullere emir var: Lisan ogren vakvaktan;
Bahset tarih, baligin tirmandigi kavaktan!
Bak, arslan hakikate, ispinoz kafesinde;
Tartilan vatana bak, dalkavuk kefesinde!
Mezarda kan terliyor babamin iskeleti;
Ne yaptik, ne yaptilar mukaddes emaneti?
Ah! kucuk hokkabazlik, sefil aynali dolap;
Bir $apka, bir eldiven, bir maymun ve inkIlap!
Necip Fazil (1947)
nazım hikmet
15.04.2003 - 03:10Dörtnala gelip Uzak Asya'dan
Akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan
bu memleket, bizim.
nazım hikmet
15.04.2003 - 03:04Göğsüme hangi renk saçlar yayılsa,
Kalbimi saracak gölge aynıdır,
O ruh, Kabe'de de secdeyi kılsa,
Dua'nın gittiği ülke aynıdır.
nazım hikmet
15.04.2003 - 01:54hilmi yavuzun sanirim asagidaki sohbet ekseninde yaptigi birkac yazi vardi, necip fazil ve nazim hakkinda...hilmi yavuz necip fazil'i profondor ve nazimi satihci buluyordu ama boylelikle necip fazili bati siirine nazimi da dogu islam siirine yakin olarak zaptediyordu...ilginc bir inceleme...merak edenler bir sekilde ulasabilir bu yazilara...
necip fazıl kısakürek
15.04.2003 - 01:52Ben ki toz kanatlı bir kelebeğim,
Minicik gövdeme yüklü Kafdağı,
Bir zerreciğim ki, Arş ' a gebeyim,
Dev sancılarımın budur kaynağı!
necip fazıl kısakürek
15.04.2003 - 01:51merhum necip fazil icin bir zamanki bencilligine ve kumar tutkusuna falan yapilan elestiriler hakli...ama unutmayalim, o elestirileri ilk once kendisi kendisine yapmisti ki bir uctan bir uca muthis bir degisim yasadi...o bize siirin hayatla olan baglantisini gercekten cok veciz gosterdi...acikcasi boylesi inanilmaz bir dehadan boylesi uc bir yasam beklerdim...tipki bediuzzaman gibi...
Akrep, nokta nokta ruhumu sokmuş.
Mevsimden mevsime girdim böylece
Gördüm ki, ateşte cımbızda yokmuş.
Fikir çilesinden büyük işkence.
nfk
orhan veli
14.04.2003 - 13:31orhan veli, cemal sureyya'nin deyisiyle; siir mucadelesini kazanmis ama kendi siirini kaybetmistir. bu goruse katiliyorum....benim gozumde orhan veli turk siirinin en etkili poetikacilarindan biri ama iyi bir sair degil...bence kendi siirini boyle harcamamaliydi....bugun bakiyoruz: orhan veli deyince cikip birisi anlatamiyorum'u okuyor....oysa orhan veli ve onun temsil ettigi davaya en zit siiri anlatamiyorum'dur....ama bana kalsaydi tum siirlerinin bir anlatamiyorum olmasini isterdim.....
allah (c.c)
04.04.2003 - 14:40ben size Allah'sizligi tanimlayayim siz gerisini anlarsiniz:
bir tanrinin olmadigi faraziyesi uzerine kurulmus, goksel(!) hayaller silsilesi. ilk sebep ve benzeri binbir ispatin karsina binbir fantazyalarla dahi cikamayan, kuruntu ve isyan ahlaki...insani yeterince kuvvetli vehmeden ve her musibette dunyasi basina yikilan, suslu kelimeler kullanmayi seven ama kelime uzerine hic dusunmeyen, harfin kendisine bakinca ancak kendisini anlattigini ve kelime icinde bakinca ardinda neler neler oldugunu goremeyen mantiki cokus hali.yani boylelerinin fikri sistemleri 'orumcek agina benzer'.onca fikirler manzumesi(tabi varsa) , ancak birbirlerine bir orumcek agindaki iplerin bagliligi kadar baglidir.ah oysa orumcek agi ne de zayif bir evdir degil mi? bunlarin feylesof gecinenlerine gelince ya nice gibi buyuk bir hayal kurmustur, ya da sartre gibi sadece insanlarin zihnini dagitmis ve kafa karistirmistir.bunlarin hicbirisi toplayici yani sentezci degildir.iyi bakin hak vereceksiniz...
din
04.04.2003 - 14:28-din sadece tarihsel degil sosyolojik bir olgudur da...sadece sosyolojik degil, psikolojik bir olgudur da...
-peki hocam ya modern caglar, pardon postmodern demeliydim; bunu destekliyor mu? yani ne bileyim,21. yuzyildayiz(!) , yani artik din min kaldi mi canim!
-evlat, hayretle gormekteyim ki su cagdan onceki cagda zayiflar zannedilen din kavrami pozitif bir ivmeyle yayilma durumunda.ne bileyim Foucault falan da bunu itiraf etmiyor degil de hani, anlayacagin yani benim gordugumu saygin zannedilen daha niceleri dahi gormus.
-yani ustad?
-yani benim gayretli sakirdim, senin anlayacagin hesapla, din postmodern caglarin en kuvvetli sosyolojik amili.ha dikkat ettin mi? hani su ruhi cephesinden pek bahs acmiyorum sana.o zaten halen bir muamma.onu hic kimse olduremedi su ana kadar.belki inanmazsin ama nice bile!
-nasi yani! koca deccal nice'den mi dem vurdunuz az once yoksa ben mi yanlis anladim.
-yo yo hayir, anladigin dogruydu.nice'de Tanri'yi bilinmezde arayacagina icinin cehenneminde aradi.sonunda sicaktan cildirdi zavalli.gerci O'nu sosyal hayattan soyutlamayi denedi ama unutma nice'nin sosyo-cephesi her zaman psiko-cephesinin golgesinde kalmaya mahkumdur.
...ve bu boyle surup gider......
felsefe
26.03.2003 - 12:06felsefe soru sormak degildir, soru sormayi kullanan bir disiplindir...felsefe yargiya varmak, cozum bulmak degildir, felsefe yargiya varan ve cozum bulmaya calisan bir disiplindir...felsefe bence bir metoddur.ama manevi bir metod.bence o daha cok bir zihniyet nisanidir.dolayisiyla felsefe mutlak hakikati aramak isidir falan gibi laflara katilmiyorum. sadece felsefe hakikati aramalidir diyorum...ve Necip Fazil'dan okudugum ve asagida bir arkadasimin da alinti yaptigi fikirleri manidar buluyorum...birbirinin uzerine cikmak ama yukselememek neden, bilmiyorum....peki felsefe tam olarak nedir.onu da bilmiyorum ama bunda da mazur sayilabilirim cunku hangi zihin bilir ki ask nedir, nefret nedir...ha bir de cok onemsedigim birisi bir sey demisti felsefe hakkinda, buraya aktariyorum:
'felsefe herkesin icine bitlerini doktugu bir kaptir', bilmem katilir misiniz? ama en azindan galip cogunluk icin galiba pek de tartisma goturmuyor...
necip fazıl kısakürek
18.03.2003 - 13:22necip fazil, bireysel psikolojiyi edebiyatimiza en basarili bir sekilde tasiyan sairdir. gerci bir ilk degildir, daha once de boyle tesebbuslere bazi duzeylerde rastlanmistir ama ustad kisisel dunyayi siirimize acmistir.ama bu tarz bir siir, yazilis bakimindan oldukca zordur cunku inanilmaz bir ice kivrim istemektedir.dis dunyayi gozlemlemek ice gore cok kolaydir ama ic dunyayi gozlemlemek oldukca zordur ve birkac merhale ileridir. dolayisiyla bu tarz bir siire tesebbus edebilmek icin curet lazimdir ve malum bu curet ustadda hayli fazladir...
bundan baska necip fazil siirinin en buyuk ozelliklerinden biri de ahenktir...sairin ilk ciktigi zamanlarda bile olusturdugu ahenk cevrelerce muthis bir heyecan dalgalanmasina donusmustur...iste turkiyenin baudelaire'i geldi gibi laflar bunu gostermektedir...bunlardan baska kelime kullaniminda gosterdigi basari ise dehasinin bir ispatidir...mesela kafatasi, cinnet vb. o zamana kadar siir disi ogeleri buyuk bir basariyla siirine ozumsetmistir....ayrica necip fazil esine az rastlanir bir goruntu ustadidir...hatta onun bu ozelligini tabiri caizse dusmanlari bile itiraf etmektedirler...
son olarak ahmet hasim'in 20 yaslarindaki necip fazil'in siirlerini okuduktan sonra soyledigi su sozleri yaziyorum:
'cocuk sen bu sesi nereden buldun! ..'
cemil meriç
17.03.2003 - 17:38yazdiklariyla nesir uslubunun sahikalarindan birisini cikarmistir meydana...gercekten cok samimi ve etkileyici uslubu vardir...ustadin tahlil yetenegi cok parlaktir, zaten butun o edebiyat elestirilerini okuyan bunu hemencecik itiraf eder...
peki fikir menbai olarak nerededir? bilemiyorum ama galiba islamoglunun bir sozuydu cemil meric icin diyordu ki ustad musluman bir mutefekkirdir ama tam anlamiyla Islam mutefekkiri olamamistir.cunku batinin pinarindan almaktadir suyunu...evet ustad bati edebiyatini tahlil ederken batiya bir anlamda kendi eserlerinin ne manaya geldigini de bir hoca uslubuyla ogretir...ama Islam kulturu baglaminda sanki biraz eksikleri vardir...evet sanki vardir!
Toplam 104 mesaj bulundu