Hüzmülah meriha alebey lefzıhanim
İzlek betkümey rabi ünzüdevalim
Kalim seğmemiş beyhane millahalim
Şehmur suşmamışır azmatın beyham
Kapıdan girince bir patırtı gelir;
Meyhaneci mendilini omzuna atar,
Arkadaş, yanımdaki sandalyeye otursana;
Kederden değil, yalnızlıktan kurulu düzenimiz,
Kim inandırabilir bizi diyojenin yalanlarına?
Düşerken payimal ettin şeref namına ne met!
Ne hüsrandır ki hürriyet dedin, zindanlık yüzsüz et!
Ne gün gördün ki bahtın bir nebz olsun mütebessim,
Ne devran hak tanıdı, ne zaman şefkat-i müslim!
Bakıp durdun da hep gafletle, sandın payidarız,
Arşa çıkar feryad-ı ümmet! lakin, uçurumlardan arız!
Kan sızdırır başımdan defterim,
Tütün yanığı, ayaküstü telve kahve.
Akcibinlik sivas yadesi değil bu kez,
Ayaklarımı ıslatmakta sardunyalar.
Kaç yaşındayım? belki sabah doğdum,
Takvimler giyinmiş birer maskeyle sırıtır,
Ey saat! Ey çürüyen altın yaldızlı ceset!
Günler, iğrenç danslarında ölüme alkış tutar,
Gövdemi değil, aklımı kemirir yegane illet.
Kapanan defteri mazîde bırakmak sanâtım,
Cihan devri dönerken nice feryâd işittik.
Ne kadar zulme tahammül eder halk-ı hakîm?
İstihrâr, mâh, razip olacak, çehre-i Hak’tan ışık,
Biz beton arasında büyüyenler!
Fabrikalar, reklam panoları, uykusuz ekranlar.
Bonrevis jestu kıra döke yonttular,
Eylem meçhul, cümleler tamamlanmamış.
Gözlerimizi göğe çevirdik mi karartılar iner.
Sözü Hak’tan açarsın, elin harama kayar,
Dilin zikirle dolu, kalbin fitneyle yanar.
Cübben geniş, sakalın uzun, yüzünde sahte nur,
Ne garip, gözlerinde menfaatte yakın sur!
Tesbih elden düşmezken, safsan hep makamına,
Allah dersin, bakmazsın hiç, yetimin gözyaşına.
Gövdeme harf harf işledi rüyasız uykular,
Derimde erimekte dualar; içimde ayna çatlağı.
Kırmızı cehenem havzası içinde doğdu hatalar,
Bir çocuğun ilk çığlığı gibi kutsalığı.
Defterdar misali döner başımda sülietiniz:
Bir rüzgâr esti Samsun ufuklarında, hazin,
Mehtapla yıkanmış gibi parlaktı zemin.
Bir ordu yoktu belki, fakat bir yüce er,
Geçmişti yangınlardan, içinde bin keder.
Toprağa bastı vakur, sükûnla her adım,
Bir milletin sinesinde duyuldu bir akım.
Gönlünüze sağlık ben şiirlerinizideki üslubunuzu beğendim. Ayrıca bir ünal kardeşimiz de Altındağlı imiş, siz de, ben de Benimki Altındağ da doğmuşum, eskiden oturduğumuz yer Karakolun yanında idi, şimdi ne oldu bilmiyorum.