Mutlaka başına bu son gelecek
Öyleyse ne yaptın ölmemek için
Belki düşünmeye vaktimiz yoktur
Neler yaptın söyle ölmemek için?
Umutsuzluk ihrâç eden dillerin
Kiprit çaktım köküne ellerinin
İnzivâya çekilmiş durur kurşun
Tetiğini çektim bâzı şeylerin.
Sarrafım kalbimi sedeflemişim
Seyreyle âlemi bütün intizâmı
Dünyâya bir daha gelmeyeceksiniz.
Altına yeminle atarım imzâmı
Sanmayın bir daha ölmeyeceksiniz.
Anlarsın gerçeği iş işten geçince
Ne oldum demeden neler bildim de
Ne bildin denmeden haddim bildim de
Kendini bilmezsen asıl öldüm de
Olmadan önce gel! ölmeyi öğren !
Boşver şu ellerin nâatlarını
Dedim"adın nedir?" dedi ki "ölüm",
Dedi ki "sen neden sormuştun gülüm?"
Dedim "etrafımda dolanıyorsun
Neden yakın yakın geçersin ölüm?
Dedi" Yaratandan izin beklerim
Her türlü uğraşın boşa nâfile
Adaletinde mi çıktı tâtile
Ölüm bile isyân etti kâtile !!
İnsanoğlu susar hâlâ ne diye..
Deryâ oldu kadınların gözyaşı
Ölünce gidilir sonsuz bir yola
Çat kapı çalıyor ölüm dediğin
Üç günlük dünyada bir ömür mola
Olsada geliyor ölüm dediğin.
Ölenleri görmemişsin besbelli
Ne gece ne gündüz rahatım kaldı
Sadece elde kabahatım kaldı
Kim bilir ne kadar saatım kaldı
Ölüm denen hastalığa tutuldum.
Kan içtim kızılcık şerbeti kustum
Hatalarım günâhlarım dağ gibi
Eriyorum günden güne yağ gibi
Bulunmamış gençlik denen çâğ gibi
Ömrün hıtâmında ölümdür gerçek.
Hiç farketmez ot değilde et yesen
Gençliğimi şımartan
Her yolumu daraltan
Arzusu her gün artan
Ölüm gelsin nefsime.
Mükâfâtı hâkezâ
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!