Kurşun sıktım attım puştun kuşuna
Zevâl gelmiş gitmiş senin hoşuna
Kendini suçlama boşu boşuna
Sen bilmiyor musun o benim işim.
Kelimelerimi merakla ezer
Derdimi dökmek istedim,
Etrafıma saçılıyor.
Kapattığım gönül kapım,
Yalnızlığa açılıyor.
Yalınayak tuz basarım ,
Diyor ki dîn-i İslâmın kasapları
Tutturamaz hitapta nisapları
Allahın izniyle bu hesapları
"Allâhtan korkmayan" biz soracağız !!
Orucu her gece ifâ edermiş
Oğul bak ben dardayım
Nâçâr dûçar haldayım
Gözüme uyku girmez
Aç susuz sokaktayım oğul
Âh oğul oğul oğul
Ölüm varken kin nefreti yut dedi,
Kelâmullah Cennet size kut dedi.
"Kadınları el üstünde tut" dedi,
Kim dedi ki tabut'undan tut diye !!
Bir eş gibi kollarına taktılar
Tâkât üzre oldukça bu hayatım
İlden ele dolaştırır kanadım
Gönül işlemektir benim sanatım
Ehl'in arasında insân okudum
Ömür kaldıramaz binbir hektarı
Aklıma takıldı şaşırdım kaldım
Yıllanmış sabrımı taşırdım daldım
Bu haberi nerden aşırdım aldım
Şimdi dersin S.efil öküz o zaman.
Şimdi biz inekten süt içiyoruz
Ne zaman ne ara oldu bu yara
Gücüm yetmez artık bu âhuzara
Sen de bir ada,ben dedim kara,
Kıyısı olmayan özlem okyanus.
Ruhum kulaç kulaç yaş alıyorken
Sözüm kâr etmiyor sana
Eller yâr etmiyor bana
Hani desem yana yana
Öl"deseydim ölür müydün?
Eğer beni tanıyorsan
İçimdeki keder büyük
Sanki dünyâ sırtıma yük
Sizde yapın bir büyüklük
Varın öldü bilin beni
Kem söyleyin yerin beni
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!