Üç bin yıllar önce Ergenekon'dan,
Cihâna hükmettik yeni gelmedik.
Düşman dize geldi,hemde korkudan,
Biz yeni gelmedik,biz geri geldik !
Gümbür gümbür gelir ayak sesimiz
Kimini korkutur sarık fesimiz
Tarihe şan verdi asîl neslimiz
Gayrı biz geriye döndük, döneriz,
Siz deliye döndünüz, dönersiniz.
Sizi korkutmasın sakın bu şehir
Taşı ve toprağı altın bu şehrin
İki yanı deniz bir yanı nehir
Takası cakası bizim bu şehrin
Sokakta gezerken yiyorsak dirsek
Yeşillere bürünmüş
Tepesinden tırnağa
Yaz gelende gireriz
Sevdiceğim ırmağa
Ordu'nun yaylaları
Yaratılmış sanki nakış içinde
Bu zâlım hayatta akış icinde
Öyle mâsum mâsum bakış içinde
Bizim evin önündeki dilenci
Bir batında gitti sekiz doğurdu
Tarihe bir göz at yalandan önce
Karıştır arşivi bak her tapuya
İngilizler hani talandan önce
Köpek bağlamışlar bizim kapıya
Anadolu insanını sürdürdü
Ekmeğin peşinde canı dişinde
Ardını topluyor bizimkilerin
La adam ölüyo yanıbaşında
Gık'ları çıkmıyor bizimkilerin.
Yazık! memleketin suyu değişti,
Konuşturur özge marifetini
Parçalayıp kemiklerin etini
Tanımaz alâmetsiz sahibini
Bizim köyün karabaşı itleri
Görünce yalladım hemde gülerek
Hele bir gör insân yaşar
Yalınayak dağlar aşar
Yazdan yaza dolup taşar
Bizim köyün hambarları.
Sırtında yavan çulunda
Neyin hayranlığı avrupalıya,
Giydirdi papucu hep pahalıya.
Sardı aklımızı ipek halıya,
Anamızı ağlattı sarı dümbük.
Dedik ki Avrupa duy sesimizi,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!