Kuşatır her yeri Rahmetin çoktur.
Lütfuna erdir bizi ey Allah’ım,
Senden başka Rahmet edecek yoktur,
Lütfuna erdir bizi ey Allah’ım.
Medet ister senden bütün kulların,
Gemiler kalkar limandan,
Misafiriz bu dünyada.
Ya Rab ayırma imandan,
Misafiriz bu dünyada.
Tut elimi çabuk davran,
Mayına bastı yüreğim.
Duygularım doldu taştı.
Merhameti yok düşmanın
Yüreği sanki bir taştı..
Gördüğün gerçek değil düş.
Küçük bir nokta bu dünya,
Evrenin sonsuz boşluğunda,
Üzerinde binlerce canlı,
Küçük bir nokta insan.
Bütün bu canlılar arasında.
Geldi Zamanı Sevdanın.
Topladım harmana hasadı.
Savurdum tınazını.
Oldu gönlüm sevda harmanı.
Uçurdum gönlümün gülünü ele verdim.
Allah Hz. Âdem’i yarattıktan sonra Meleklere Hz. Âdem’e secde etmelerini emretti. Şeytan hariç diğer Melekler hemen secde ettiler Şeytan ise kendisinin ateşten yaratıldığı, Hz. Âdem’in ise topraktan yaratıldığını, bu nedenle kendisinin Hz. Âdem’ den daha üstün olduğunu iddia ederek secde etmedi. Cenab-ı Hak’ta onu rahmetinden uzaklaştırdı ve ‘’Öyle ise cennetten in çünkü orda senin büyüklük taslamaya hakkın yoktur. Muhakkak sen alçalmışlardansın. Buyurdu.
Şeytan ise hatasını anlayıp tevbe ve istiğfar edeceğine kendisinin rahmetten kovulmasına sebep olarak gördüğü insana düşman oldu ve Cenab-ı Hak’tan kıyamet gününe kadar mühlet istedi.’’ Mademki sen beni rahmetinden uzaklaştırdın; bende Senin doğru yolunda insanların önüne oturup önünü keseceğim. Sonra önlerinden ve arkalarından, sağlarından ve sollarından onların üzerine varacağım. Sende onların çoğunu şükredici bulamayacaksın. Allah buyurdu ki: Hakir ve kovulmuş olarak çık cennetten. onlardan kim sana uyarsa, muhakkak ki, cehennemi sizinle doldururum. Buyurdu.(A’raf 11-18)
Ayeti kerimelerden de anlaşılacağı üzere şeytanın insanlara düşmanlığı ve ondan sakınması gerektiği anlatılırken gurur ve inadın netice sininde rahmetten kovulmaya kadar gittiği belirtilmektedir. Bir kimsenin inat ve gurur sebebiyle melek seviyesinden şeytan seviyesine alçalabileceği gösterilmektedir.
Bundan sonra şeytan kendisinin rahmetten kovulmasına sebep olduğuna inandığı, insanı da Allah’ın rahmetinden uzaklaştırabilmek için çalışmaya başladı. İnsanların Allah’a kullukta bulunup Allahın rahmetine girmemesi için elinden gelen her şeyi yapmaya başladı. Elindeki silahı ise insanların kalbine attığı vesveselerdir
Allah’a inanıp iman eden bir insanın ilk yapacağı ibadet namaz kılmaktır. Günümüzde Allah’a inanan binlerce insan bir türlü namaza başlayamamaktadır. Çünkü Allah’a inanan kişilere, namaza başlamaması için çeşitli vesveseler veren Şeytan Mümini namaza başlatmamak için elinden gelen her yolu denemektedir.
Namaza başlamak isteyen birine hemen namaz kılanların kusurlarını ve hatalarını göstererek, Onun gibi namaz kılacağıma ben namaz kılmadan daha üstünüm fikrini kalbine atmaktadır. Burada bilinmesi gereken namaz kılan kişinin kusursuz olmayacağıdır. Çünkü hatasız kul olmaz, Namaz kılan kişilerde beşerdir, şaşabilir, Namaz kılan kişi zamanla kötülüklerle arasına set çekebilir. Mesela iki namaz arasındaki küçük günahları affedilir. Namaz kılan kişi en azından namaz sorumluluğunu yerine getirir. Namazdan sorumlu olmaz, diğer işlediği günahlardan sorumlu olur. Namaz kılmayan kimse ise hem namazdan hem de işlediği diğer günahlardan sorumludur.
Her Mevsim Yalan
Düşler bahçesinin mor gülleri
Oksijensiz ölüm döşeğinde
Her mevsim yalan
Gizemlerin eşiğinde
Yaratan’dan gelen ferman,
Durur yüreğinde sürgün,
Odur dertlerine derman,
Gün bugündür bir anlasan,
Hayat kısa dünya fani,
Bu benim cennet ülkemi
Kan gölüne çevirenler
Duysunlar şu niyazımı
Onları kahret Allah'ım.
Gam yükü doldu içime
Daha önceden kabrine
Bir ışık göndermek ister misin?
Kabre vardığın gece
Aydınlık olsun der misin?
Eğer istiyorsan
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!