Tutsak Aşk
Güneş batarken
kahvenin sarımsı kokusu başucumda tüter,
nabzım sessizce adını mırıldanır,
her titremesi seni çağırır.
Uğurlama
Sana dair her şeyi kalbimde büyüttüm,
Ama anlatamadım.
Ne kelime yetti,
Ne zaman, ne zemin...
Karanlıkta yürüyen bir alevim
Tekne, su ve ben…
Baykuşların sesleri,
Kurbağalar sus pus.
İçimi ürperten bir karanlık,
Uyan Ey Gönlüm
Serdar Yusuf
Yine efkârlı gönlümde
yüzler yatar —
sessiz, donmuş,
Uzakların Kokusu
Uzaklar… sen kokuyor.
Hayallerim çitlerle örülmüş.
Tutsak gözlerim sende,
Bakışına dizilmiş sözlerim.
Uzakta Bir Nefes
Sen gideli,
kırık aynamda yankılanıyor sessizlik,
gözlerim kar birikintisinde dalgın,
gülüşüm solmuş, beyazda unutulmuş,
Uzak Ülkeler
Uzak ülkelerin kuşları uçar…
Kanatları rüzgârla dans eder.
Berrak maviye gizlenmiş sırları,
Uçarken ardında hüzün bırakırlar.
Veda
Sarsılmaz kaya diplerinde
bir yankıydı adım.
Çam kozalağı gibi dirençli,
dalında dimdik duran bir sincap gibi,
Yalnızlık ve Ben
Merhaba yalnızlık, ben geldim
Yüreğimde feryatlar,
Dertlerle sana.
Yarım Kalan Dua
Taze gül gibi kokuyor güneş
Gözlerim, fırtına bulutunda bir alev
Baharın yalanında gizli bir kış
Mevsim, ölü bir şal gibi




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!